Demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçen 12 Eylül 1980 darbesinin üzerinden, 42 yıl geçti…
Üzerinden 42 yıl geçmesine rağmen, darbeci zihniyetin yaşattıkları hafızalardaki tazeliğini dün gibi korudu.
12 Eylül sabahı, TRT Radyosu'nda İstiklal Marşı'nın ardından çalınan Harbiye Marşı ve darbenin mimarı Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren imzalı Milli Güvenlik Konseyi "bir numaralı" bildirisinin okunmasıyla, demokrasiye vurulan darbe resmen ilan edildi.
Anayasayı kaldırdılar, Meclis’i lağvettiler
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Kenan Evren, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Nurettin Ersin, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Tahsin Şahinkaya, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Nejat Tümer ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Sedat Celasun'dan oluşan darbeci Milli Güvenlik Konseyi, bütün yetkileri ele aldı.
Sivil toplum kuruluşları kapatıldı
Ülke genelinde sıkıyönetim ilan edildi. Ardından sıra sivil toplum kuruluşlarını geldi. Türk Hava Kurumu, Çocuk Esirgeme Kurumu ve Kızılay dışındaki dernekler kapatıldı.
Siyasi yasaklar getirildi
Siyasi partilerin kapısına kilit vuran darbeciler, Süleyman Demirel ile Bülent Ecevit'i Hamzakoy, Necmettin Erbakan ile Alparslan Türkeş'i ise Uzunada'ya sürgüne göndererek siyasi yasaklar getirdi.
İdamlar başladı
Acısı yıllarca hafızalardan silinmeyecek idam kararlarına da imza atıldı. 9 Ekim 1980'de sol görüşlü Necdet Adalı ile ülkücü Mustafa Pehlivanoğlu idam edildi.
Yaşı büyütüldü, idam edildi
Darbe öncesinde bir askeri inzibat erini öldürdüğü gerekçesiyle hüküm giyen 17 yaşındaki Erdal Eren'e de idam cezası verildi. Eren'in idam hükmü, Yargıtay tarafından 2 kez iptal edilmesine rağmen Milli Güvenlik Konseyince onaylanan kararla ve yaşı büyütülerek 13 Aralık 1980'de Ankara Ulucanlar Cezaevi'nde infaz edildi.
"Asmayalım da besleyelim mi?"
Kenan Evren'in Eren için söylediği "Asmayalım da besleyelim mi?" sözleri, karanlık darbe günlerinin hatırası olarak hafızalara kazındı.
14 bin kişi, vatandaşlıktan çıkarıldı
Onlarca gazeteci hakkında binlerce yıla varan hapis cezası istendi, 14 bin kişi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığından çıkarıldı, 30 bin kişi ise sakıncalı olduğu iddiasıyla işinden edildi.
Kültür ve sanat hayatının da hedef alındığı 12 Eylül'de, yaklaşık bin film sakıncalı bulunduğu için yasaklandı.
ensonhaber