Isparta

Anne Sütü İle Beslenmenin Önemi

İl Sağlık Müdürü Dr. Mustafa Serhat Küçükcoşkun anne sütü ile beslenmenin önemine dikkat çekerek, “tıbbi bir engel olmadıkça ilk 6 ay bebek sadece anne sütüyle beslenmeli, en az 2 yıl anne sütü verilmelidir” dedi.

Abone Ol

İl Sağlık Müdürü Dr. Mustafa Serhat Küçükcoşkun, yazılı bir açıklama yaparak anne sütü ile beslenmenin önemini vurguladı.

Küçükcoşku’un açıklaması şöyle: “Emzirme bebeklerin sağlıklı büyümesi ve gelişmesi için en uygun, eşi bulunmaz bir beslenme yöntemidir. Anne ile bebeğin sağlığı üzerinde çok özel biyolojik ve duygusal bir etkiye sahiptir.

            İdeal olan yaşamın ilk 6 ayında beslenmenin sadece emzirme yoluyla gerçekleşmesidir. Bu dönemde tek başına anne sütü ile beslenen bebekler normal büyür ve gelişirler. Bebeğe hiçbir ek besin verilmesine gerek yoktur. Anne sütü ilk 6 ay bebeğin tüm besin ve vitamin gereksinimini karşılayacak niteliktedir. Bu yüzden tıbbi bir engel olmadıkça ilk 6 ay bebek sadece anne sütüyle beslenmeli, en az 2 yıl anne sütü verilmelidir. Bu dönemde anne sütü bebeğin su ihtiyacını da karşıladığı için su vermeye gerek yoktur.  

            ANNE SÜTÜNÜN BEBEĞE YARARLARI  

            Anne sütünün temiz bir besin olması ve verilirken biberon gibi araç gereç gerektirmemesi nedeni ile yalnız anne sütü ile beslenen bebeklerde enfeksiyon görülme riski azdır.

            Anne sütü daima hazırdır, Her zaman uygun ısıdadır.

            Sindirimi daha kolay olduğundan ishal, kabızlık ve gaz sancıları daha az görülür.

            Anne sütü ile bazı bağışık maddeleri çocuğa geçtiğinden, bebeği birçok bulaşıcı hastalıklara karşı korur.

            Anne sütündeki demir ve kalsiyum bebeğin barsaklarında daha iyi emilir. Bu nedenle raşitizm ve anemi daha az görülür.

            Anne sütüyle beslenmenin sağlığa olumlu etkileri sadece verildiği süreye kısıtlı değildir. Anne sütüyle beslenen bebeklerin yaşamının ileri dönemlerinde büyümesi daha normal seyreder. Yapılan çalışmalarda anne sütüyle beslenen çocuklarda ilerde şişmanlık, kalp damar hastalıkları daha az görülür. Anne sütüyle beslenen çocukların zeka gelişimi, anne sütü almayanlara göre daha iyidir. Konuşma problemleri daha az görülür. Çene ve ağız gelişimine ait bozukluklar, diş çürükleri ve orta kulak iltihabı daha az görülür. 

            Bebek her istediğinde ve istediği süre kadar emzirilmelidir. Sütünün yeterli olduğunu bebeğin günde 5-6 defa idrara çıkmasından ve aylık kilo almasından anlaşılabilir. Anne sütü alan bebekte ilk 6 ayda anne sütü yanında başka ek besinlerin verilmesi, ülkemizde çoğu zaman geçerli bir neden olmadan uygulanan yaygın bir gelenektir. İlk 6 ayda bebeğin kilo almasında duraklama varsa ve bu durum anne sütünü arttırıcı önlemlerle ( Sık emzirme, her iki memeden de emzirme, geceleri de emzirme gibi) düzeltilemezse bu durumda doktora başvurmak gerekir. Ek besine geçme kararı doktor tarafından verilmelidir. İlk 6 ayda anne sütünün yerine önerilebilecek tek ek besin hazır         ( formüle ) mamalardır. Mama biberonla değil kaşıkla verilmelidir. Biberonla beslenmede bebek kısa sürede emmeyi tamamen bırakabilir. Biberonun diğer sakıncası da temizliğinin zor olması ve enfeksiyon riskidir. Ayrıca emzirme anne ve çocuk arasındaki duygusal bağın gelişmesini sağlar

            EMZİRMENİN ANNEYE YARARLARI

            Emzirme doğumdan sonra uterusun kasılmasına sebep olarak, küçülmesine yardım eder.Emzirme annenin gebelik süresince aldığı fazla kiloların harcanmasına da yardım eder.Süt yapımı çok enerji gerektirdiğinden anne bu enerjiyi kendi yağ dokularından sağlar ve kolayca zayıflar.Çocuğunu emziren kadınlarda meme ve over kanseri az görülmektedir.

            Aşağıda belirtilen durumlarda anne sütü verilmez:

-    Annede ciddi psikolojik bozukluk var ve bu nedenle ilaç kullanıyorsa,

-           Anne ilaçla kanser tedavisi görüyorsa,

-           Anne epilepsi hastalığı nedeniyle ilaç kullanıyorsa,

-           Annenin aktif verem ve AİDS hastalığı varsa,

-           Bebeğin özel diyet gerektiren bir hastalığı varsa.( Fenilketonüri)

            Anne ve bebeğe uygulanan narkoz, güçlü sakinleştiriciler, uzun süren doğum eylemi, ameliyatlar, gerginlik, huzursuzluk, yorgunluk süt salgılanmasının başlamasını geciktirebilir.

            Alkol, sigara, uyuşturucular, bazı ilaçların anne sütü yoluyla bebeğe geçebileceği unutulmamalıdır”.