Isparta Bağımsız Milletvekili Adayı Mustafa Aydemir, “Biz Hazine yardımı ile değil büyük sponsorlarla değil tamamen gönüllülük esasıyla Halkla beraber halkın adayı olarak çalışmalarımıza devam ediyoruz. Mutluyuz, Umutluyuz. Bu bizim için Isparta’mıza olan borcumuzu ödeme görevimizdir” dedi.
Pazar günü yapılacak olan Milletvekili Genel Seçimlerinin Isparta’daki iddialı adaylarından olan Bağımsız Milletvekili Adayı Mustafa Aydemir, geçtiğimiz günlerde katıldığı TV Programında önemli açıklamalar yaptı. Gece gündüz demeden çalışmaları sürdürdüğünü belirten Aydemir, “Bizde hazine yardımı yok, sponsor işadamları yok. Yollarda domates, biber, peynir ekmek yiyerek seçim çalışmalarımızı sürdürüyoruz, bundan biz çok memnunuz. İnşallah bu kısa süre içinde de ulaşamadığımız yerlere ulaşmayı hedefliyoruz” dedi.
PROJELERİNİ ANLATTI…
Katıldığı TV Programında büyük önem verdiği ve Isparta için çok önemli olduğunu söylediği Yeşil Isparta Projesinden de uzun uzun bahseden Aydemir, “Esasında bu projemiz siyaset üstü bir projedir. Bundan dolayı bu projeye herkesin sahip çıkması gerekiyor. Maalesef siyasi döngüde gerçek sorunlar unutuldu. Ispartamıza bile yıllarca kar yağmadı, bir tarafta aşırı ısınmalar var, seller yaşanıyor, bir tarafta depremler yaşanıyor. İşte bunlardan dolayı Yeşil Isparta Projemizin önemi büyük önems taşıyor. Enerjide, sanayide, tarımda yani kısacası tüm sektörlerde yeşil enerjiye geçeceğiz. İl Merkezinde kooperatifler, köylerde de Köylere hizmet götürme birlikleri çatısı altında kuracağımız güneş ve rüzgar enerji santrallerine vatandaşlarımız ortak olacak. Evsel elektrik üreteceğiz, vatandaşlar yüklü miktarda elektrik faturası ödemekten kurtulacak. Biz bunu yapmazsak gelecekte yabancılar yapacak. Ben 2000’li yıllarda Ankara bürokrasisinde elimizde dosya ile gezerken, rüzgar atağa geçecek, 2030 yılına kadar 30 milyar dolarlık rüzgar tribünü yapmamız lazım, bu paranın dışarı gitmemesi lazım diye konuşuluyordu o zamanlar. Şimdi rüzgar ve güneş revaçta. Biz hem ülkemiz hem de Isparta olarak güneş santralleri olarak çok verimli bir coğrafyaya sahibiz. Rüzgar tribünleri kurulabilecek alanlarımız ve potansiyelimiz mevcut. Ülkemizde 100 bin megavata varabilecek rakamlar var, Isparta’da Devletin dediği rakamlara göre 1500 megavat, bizim ölçümlerimize ve hesaplarımıza göre çünkü biz alanı tarıyoruz bu rakam 2500 megavatı bulacak. İşte bu nedenle bu projeyi haya geçirmemiz gerekiyor” dedi.
BUNLARI YAPABİLMEMİZ İÇİN SİYASİ ETİKETE İHTİYAÇ VAR
Aydemir, Televizyon programında vatandaşlara seslenerek, “Gelin bu santralleri ortak olarak yapalım” dedi. Aydemir, konuşmasında şunları dile getirdi:
“Elektriksiz bir hayat düşünülemez. Bunları yapabilmemiz için siyasi etikete ihtiyacımız var. Ben bu işin içindeyim. Benim 2 santralim var, 6 proje yaptım.
EĞİRDİR GÖLÜ KURTARILMAYI BEKLİYOR
Bizim büyük projelerimizden birisi de Eğirdir Gölüyle ilgili. Maalesef bu gölümüzde buharlaşmadan dolayı yılda 600 milyon m3 su kaybı var, biz bunu gölün üstüne güneş paneli sistemi kurarak buharlaşmayı önleyeceğiz, gölde su bolluğu yaşanacak. Aynı zamanda önemli ölçüde elektrik enerjisi üreteceğiz.
SORUNLARA BAKIŞ AÇISINI DEĞİŞTİRECEĞİZ
Halk beni yüzde 50-60’la Milletvekili seçsin, diğer üç vekil de yüzde 40 oyla seçilsin. Ondan sonrasını siyasi partiler düşünsün. Biz kazanan Cumhurbaşkanı ile halk arasında köprü olacağız. Nasıl ki Cumhurbaşkanı zaman zaman STK ve çeşitli meslek kuruluşlarını çağırıyor muhalefeti de çağırsın diyoruz. Arada biz köprü olalım diyoruz. Hepimiz aynı gemideyiz. Biz seçilirsek biz buna Sessiz Gül Devrimi diyoruz. Bunun neticesi olarak da Yeşil Isparta projemizi uygulamak istiyoruz. Biliyorsunuz dünyada en büyük sorun küresel ısınma ve iklim değişikliği. Bunun da en büyük nedeni enerji yakıtları. Dünyamız bir iki derece fazla ısındığında dünyamız alt üst oluyor, seller, felaketler oluyor.
Bunun başlıca sebebi endüstri devriminin sanayi devriminden sonra kullanımı aşırı şekilde artan kömür, doğalgaz gibi enerji kaynaklarının yoğun bir şekilde kullanılması sebebiyle atmosferde oluşan sere gazı etkisiyle birkaç derece daha ısınmasıyla birlikte dünyamızın dengesi bozulmuştur. Bir tarafta yangınlar, kuraklıklar, diğer tarafta depremler, seller fırtınalar insanları tehdit etmektedir. Bunun neticesinde Birleşmiş Milletler öncülüğünde bazı kararlar alınarak iklim sözleşmesi tasarısı hazırlanmıştır. Dünya devletleri de bu sözleşmeye uyacaklarını taahhüt etmişlerdir. Ülkemiz de bu sözleşmeyi imzalayarak bu kararlara taraf olmuştur. Buna göre 2053 yılında 0 karbon emisyonuna ulaşmayı taahhüt etmiştir. 2035’li yıllardan sonra ülkemize sıfır benzinli ve dizel araç girişi yasaklanacaktır. Bunu Avrupa yapıyor, hatta yasaklıyor. Bunun yerine elektrikli araçlar olacak, yeşil Isparta dediğimiz yakıtlar kullanılacak.
Biz sorunlara bakış açısını değiştireceğiz. Bunlara karşı çıkanlar muhakkak olacaktır ama biz bunları aşarız. Biz kim Cumhurbaşkanı seçilirse onunla çalışırız. Sizden Ankara’ya gitmek için destek istiyorum. Beni seçtiğiniz takdirde Cumhurbaşkanı kim seçilirse seçilsin o kişiden Yeşil Isparta projemize destek isteyeceğim, çünkü ben kendim için değil Isparta için bunu isteyeceğim. Biz her zaman Cumhurbaşkanının yanında olacağız. “
HALK ORTAKLI BİR PROJE
Yeşil Isparta projemizin önemli bir ayağı da biran evvel halkımızın da ortak olduğu her hanenin de ortak olduğu bir rüzgar ve HES güneş enerjisi santrali projesi yapalım, buna kooperatif bazlı ortaklık modeli getirelim dedik ve buna halkımız ortak olsun dedik. Onlarda elini taşın altına koyup bir hak sahibi olsunlar, bunun neticesinde evsel elektrik ve ısınma için gerekli olan enerjiyi ortak kullanımla karşılasınlar enerji bedeli olmasın ısınma bedeli olmasın. Bu nasıl olacak? Biz Isparta’nın 12 ilçesi ve 204 köyü ve merkezin tamamında projelendirdik. Isparta, yenilenebilir enerji kaynakları bakımından şanslı illerin başında geliyor. Biz Isparta’nın tamamını rüzgar potansiyeli olarak taradık. Güneşde zaten Isparta, Konya, Burdur kuşağı olarak Türkiye’nin önde gelen illeri arasında geliyor. Rüzgarda zaten Isparta’mızın dört tarafı dağlarla çevrili olduğu için o konuda da şanslı. Muazzam rüzgar alan bölgelerimiz var. Buralara rüzgar tüpleri koyacağız. Yani yapımı kolay, avantajlı bir uygulama bu. Biz bunu yakın bir gelecekte yapmazsak üç yada beş yıl sonra buralara bunlar yapılacak, biz bunları yapmazsak yabancı ortaklı şirketler yapacak, holdingler yapacak.
GELİN BU PROJEYİ ISKALAMAYALIM
Biz bu yaptıklarımızı evimizden veya Kaymakkapı meydanından kafamızı kaldırdığımızda görme şansımız olacak, bunu bir yabancı holding yapmış demek var bir de bunu biz bunu yaparsak bunu biz başarırsak evimizin ısınmasını biz yaptık, biz başardık diyeceğiz. Doğalgazı bitireceğiz, evsel enerji ile ısınacağız. Halkın ortaklığı ile bu proje olacak. Cerab-ı Allah bu fırsatı bize vermiş bunu değerlendirmeliyiz. Vatandaş evinin penceresinden baktığında şükürler olsun bizim elektriğimiz buradan karşılanıyor diyecek ve bundan gurur duyacak. Rüzgar tüplerinin bize ait olduğunu göreceğiz ve gurur duyacağız. Bunu yapmakta bir sıkıntı yok, bu projeyi gelin hep birlikte yapalım , bu projeyi ıskalamayalım. “