Japonya’daki Setsunan Üniversitesi’nin yaptığı araştırmaya göre, çilek tüketiminin ardından sadece 1 saat içinde atardamarların temizlendiği tespit edildi. Çilekte bulunan antioksidanlar, vücutta zararlı maddelerin birikimini azaltarak hücre ve organ sağlığını koruyor.
Kronik Hastalık Riskini Azaltıyor
Çileğin içerdiği flavonoidler ve antioksidanlar, diyabet, kalp hastalıkları, kanser ve Alzheimer gibi kronik hastalıklara yakalanma olasılığını düşürüyor. Pensilvanya Üniversitesi tarafından Parkinson hastaları üzerinde yapılan bir araştırmada, günlük flavonoid tüketiminin hayatta kalma oranlarını yüzde 70 artırdığı belirlendi.
Diş ve İskelet Sağlığına Destek
Yüksek kalsiyum ve magnezyum içeriği sayesinde çilek, diş minesini koruyarak diş çürümelerini önlüyor. Ayrıca, iskelet sistemi hastalıklarında ağrıyı azaltıp iyileşme sürecini hızlandırdığı biliniyor.
Beyin Fonksiyonlarını Güçlendiriyor
Çilek, yaşa bağlı bilişsel gerilemeyi önleyerek hafızayı güçlendiriyor. İçerdiği vitamin ve mineraller, beyin sağlığını destekleyerek öğrenme becerilerinin korunmasına yardımcı oluyor.
Bağışıklık Sistemi İçin Güçlü Bir Kalkan
Bağışıklık sistemini destekleyen vitamin ve antioksidanlar sayesinde çilek, mikroorganizmalara karşı ekstra bir savunma mekanizması oluşturuyor.
Yan Etkilere Dikkat
Her ne kadar çilek sağlığa birçok fayda sağlasa da bazı yan etkileri de bulunuyor. Huş ağacı poleni veya elma alerjisi olan kişiler çilek tüketirken dikkatli olmalı. Ayrıca, böbrek yetmezliği gibi sorunlar yaşayan bireylerin çilek tüketmeden önce bir doktora danışması öneriliyor.
Çilek, hem sağlıklı bir yaşam sürdürmek hem de çeşitli hastalıklardan korunmak için sofralarda yer alması gereken mucizevi bir meyve olarak öne çıkıyor