Türkiye’de sosyal güvenlik sisteminde bütünlüğün bir türlü sağlanamadığını dile getiren Ersal şöyle konuştu: ‘Sosyal güvenlik mevzuatının sık sık değiştirilmesi emekli aylığı hesaplamalarında farklılıklara yol açıyor, bu da sistemin eşitlik kuralından giderek uzaklaşmasına neden oluyor. Aylık hesaplama parametreleri iyi analiz edilmediğinden, emekli olunan yıl bile emekli aylıklarında farklılıklara yol açıyor. Son dönemde kamuoyunun gündeminde olan 2024 yılında emekli olanlar ile 2025 yılında emekli olacaklar arasındaki oluşacak yaklaşık yüzde 30’luk aylık farkı bu durumu net bir göstergesi. Yıl farkı sebebiyle emekli aylıkları arasında böyle büyük bir fark olmamalı Her yerde söylüyoruz. Bir sistem ve hesaplama sorunu yaşıyoruz. 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun aylık hesaplama parametreleri iyi planlanmadığından, bu tür sorunlarla karşılaşıyoruz.’
EŞİTLİĞİ SAĞLAYAN BİR DÜZENLEME TALEBİ
Sosyal güvenlik sisteminde emekliler arasında adaletsizlik yaratan unsurların emekliler lehine yeniden düzenlenmesi gerektiğini vurgulayan Ersal, bu unsurların başında aylık hesaplama sisteminin geldiğine dikkati çekti. TÜED olarak her platformda emeklilerin hakkını savunduklarını ve emeklilik sistemindeki eşitsizliği dile getirdiklerini ifade eden Ersal, şunları kaydetti ‘Sosyal güvenlik sistemimiz eşitlik ilkesinden uzaklaştığından, yeni bir emeklilik aylığı hesaplama yöntemi belirlenmeli ve karma aylık hesaplama sistemine son verilmelidir. Aralık 2024 ile Ocak 2025’te emekli olanlar arasında yüzde 30’a varan aylık farkı oluşmamalıdır. Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile getirilen ve primlerin güncellenmesini öngören katsayılar, yıldan yıla büyük değişkenlik gösterdiğinden, emekli aylıkların hesaplanmasında eşitlik kuralı kaybolmuştur. 2008 sonrası emekli olanların kök aylıklarında ciddi kayıplar yaşanmaktadır. En az aylık ödemesi, sistemi bozan ve prim kazancı ve prim ödeme gün sayısı fazla olan emeklileri mağdur eden bir uygulamaya dönüşmüştür. Bu nedenle, yeni bir aylık hesaplama sistemine geçilmelidir. 2000 sonrası emekli olanların hak kayıplarının giderilmesi ve geleceğe yönelik yeni farklılıkların olmaması için tek bir sistem üzerinden emekli aylıkları intibak kurallarına göre yeniden hesaplanmalıdır. İntibak, bir zam değil, eşitliği sağlayan bir düzenlemedir.
‘GÖSTERGE SİSTEMİNE YENİDEN DÖNÜLMELİ’
Ersal, 2000 yılı öncesindeki gösterge sisteminin devam ettirilmesi durumunda bugünkü eşitsizliklerin ve kök aylıklardaki kayıpların yaşanmayacağını belirterek, “TÜED olarak gösterge sistemine yeniden dönülmesini savunuyoruz. Gösterge sistemi uygulandığında, emekli olunan yıllar arasında aylık fark olmayacak. Bugün sosyal güvenlikte bir sistem ve hesaplama sorunu söz konusu. Hükümetten, emeklilik sisteminin adil ve kalıcı bir çözüme kavuşturulmasını talep ediyoruz” dedi. TÜED’in mücadelesi sonucunda 2000 yılı öncesi emeklilere yapılan intibakın, 2000 sonrasında emekli olanlara da uygulanması talep ettiklerini vurgulayan Ersal, ‘Emekli olunan tarihlere bakılmaksızın prim kazançları ve prim ödeme gün sayıları eşit olan emeklilerimizin intibakı yapılmalı ve emekli aylıklarında eşitlik sağlanmalıdır. Emekli aylıklarına yapılan TÜFE artışına endeksli zam oranları emeklilerimizi koruyan bir sistem olmadığından, bunun değiştirilmesini istiyoruz. Emeklilere kök aylıkların iyileştirilmesi için seyyanen artışlar yapılmalı ve milli gelir artışından pay verilmelidir’ dedi.