Sosyal güvenlik sisteminin yarınların güvencesi olma özelliğini giderek kaybettiğine dikkat çeken Ersal konuyla ilgili açıklamasında şunları söyledi:
"2000 sonrası dönem için getirilen 4447 ve 5510 sayılı Kanunlar, emekli aylıklarını küçülten bir etki yapmıştır. Bunun adına da “Sürdürülebilir sosyal güvenlik sistemi” denilmesi, gelecek güvencesi olan emeklilik sistemini zayıflatmıştır. Gazetelere yansıyan haberlere göre, sistemle ilgili çalışmaların yapıldığı söyleniyor. Bu yetmez. Hükümet, sosyal taraflarla bir araya gelmeli ve sorunların çözümü için kapsamlı bir analiz yapmalıdır. Artık, mevcut aylık hesaplama sisteminin yetersiz kaldığını kök aylıklardan görebiliyoruz. Asgari ücret üzerinden sigortalıların yarısının prim ödediği dikkate alındığında, gelecekte daha büyük kök aylık sorunu yaşanacaktır.
Türkiye Emekliler Derneği, karma aylık hesaplama sistemine temelden karşıdır. Asgari ücretin altında kalan taban aylık olmamalıdır. Bütün dönemler için tek bir aylık hesaplama sistemi getirilmeli ve her bir sigortalıya hak ettiği aylık bağlanmalıdır.
Gösterge sistemi kaldırıldığından, aylık hesaplama sistemi yamalı bohçaya dönmüştür. Böyle bir sistem, sosyal güvenliğin kurallarıyla da çelişmektedir. Her bir emeklimize devletimiz borçludur. 2000 öncesi dönemde emekli olanların intibakını yapan devletimiz, 2000 sonrası emekli olanların da intibakını yapmalıdır. Devlet, emeklisine ayrım yapmamalıdır.”