Ancak daha yüksek fiyatlara sahip. Bu nedenle, otomatik vitesli araç almak isteyenlerin bütçelerine uygun seçenekleri araştırmaları gerekiyor.
Türkiye'de trafik sorunu her geçen gün artıyor. 28 milyonu aşan araç sayısı, özellikle büyük şehirlerde sıkışıklığa neden oluyor. Trafikte ilerlemek zorlaşırken, manuel vitesli araçlar da sürücüler için yorucu bir seçenek haline geliyor. Debriyaj ve vites değiştirme, hem aracın hem de sürücünün performansını düşürüyor. Manuel vitesli araç kullanmanın keyifli yanları da var elbette, ancak yoğun trafikte bu keyif pek hissedilmiyor. Sıfır otomobillerde hem yıl sonu kampanyaları hem de ekstra olarak fiyat indirimleri yapıldı. Böylece geçtiğimiz aylara göre çok daha ucuza otomatik vites otomobile sahip olunabiliyor.
OTOMATİK VİTESLİ ARAÇLAR TERCİH EDİLİYOR
Otomatik vitesli araç satışları son yıllarda revaçta. Otomotiv Distribütörleri ve Mobilite Derneği'nin son açıkladığı raporda Ocak-Kasım döneminde otomatik şanzımanlı otomobil satışları 690.471 adetle yüzde 82,1 pay alırken, manuel şanzımanlı otomobiller 150.454 adetle yüzde 17,9 pay aldı.
MANUEL KULLANIMLAR GENELDE BAZ MODEL VE TİCARİ ARAÇLARDA OLUYOR
Manuel vitesli araçların satışları içindeki yüzde 17,9’luk kısmın büyük çoğunluğunu ticari araçlar oluşturuyor. Diğer kalanı ise baz model otomobillerden oluşuyor. Başka bir deyişle otomobil alan kişilerin çok büyük kısmı otomatik vitesi tercih ediyor.
YENİ NESİL OTOMATİK VİTESLER ARIZA ÇIKARMIYOR
2010 yılı ve öncesindeki otomatik vitesli araçlarda arıza oluşunca ustasını bulmak, parça temin etmek gibi sorunlar oluşuyor. Bulunan ustalar da işlerini düzgün yapmadıkları için otomatik vites araçların arıza çıkardığı ve büyük masrafları olduğu iddia ediliyordu. Günümüzde gelişen teknolojiyle birlikte otomatik vitesli araçlar doğru kullanıldığında arıza vermeden yüz binlerce kilometre kullanılabiliyor. Bazı marka otomobillerde büyük masraflar açmaya devam eden otomatik şanzımanlar olsa da büyük çoğunluğunda sorun yaşanmıyor.
OTOMATİK VİTESTE NELERE DİKKAT EDİLMELİ?
Otomatik vitesli araçlarda ani hızlanmalar, sert gaz tepkileri, vites konumunu çok hızlı değiştirme, P konumuna attıktan sonra freni bırakıp tüm yükü şanzımana bindirme, sürekli yüksek devirlerde kullanmadan dolayı balata ve yağ ısınması, şanzıman yağını hiç değiştirmeden yıllarca kullanmak gibi birçok olumsuzluk örnekleri otomatik şanzımanların baş düşmanları arasında yer alıyor.
ANİ HIZLANMALARDAN KAÇININ
Manuel de olsa, otomatik de olsa araçlarda gaza sonuna kadar basarak ani hızlanmalar yapmak motor, şanzıman, aks ve ön takım parçaları üzerinde olumsuz etkiler oluşturuyor. Ani ivmenin etkisiyle ön düzen parçaları gerilirken, motor da zorlanıyor, bunun akabinde şanzıman da ortaya çıkan gücü tekerlere iletmek için aks üzerinde gerilim yaratıyor ve buna yetişemeyen aks ilerleyen zamanda yıpranıp kırılıyor ya da kesiliyor. Bunun yanında manuel de olsa otomatik de olsa (CVT hariç) debriyaj balatası, bilyası ve baskısı bulunuyor ve aşırı ısınmadan dolayı erken yıpranıp büyük masraflara neden olabiliyor.
SERT GAZ TEPKİLERİ OLUŞTURMAYIN
Gaza ani basarak hızlanma yapmayın, gaz pedalına daha yumuşak dokunarak kullanmak hem parçaların ömrünü hem de yakıt tasarrufunu maksimize eder. Topuğunuzu paspasa sabitleyip gaz pedalına daha yumuşak basabilirsiniz ve böylece motor, şanzıman, ön takım gibi parçaların yıpranmasının önüne geçersiniz.
VİTES KOLUNU HIZLI DEĞİŞTİRMEYİN
Otomatik vitesli araçlarda P park konumu, R geri vites, N boş vites, D ise ileriyi ifade ediyor. L, L1 gibi terimler ise daha düşük hızlarda aracın ağır hareket etmesini sağlıyor. L, L1 gibi vitesleri dik yokuş çıkışlarında kullanabilirsiniz. Bazı araçlarda da D yani ileriye gitme vitesi terimi A olarak da görülebiliyor.
Vites kolunu hızlı hareket ettirdiğinizde şanzımanın içindeki vites değiştirici motor da hızlı hareket edecek ve mekanik parçaların hızlı yıpranmasına neden olacaktır. En iyi vites değiştirme şekli sakin ve N yani boş vitesi göstererek yapmaktan geçiyor. Başka bir deyişle, R vitesinden D vitesine atarken arada N boş vitesi vardır. R’den N’ye geçip, sonrasında D’ye takmanızda fayda var. Çoğu kullanıcı R’den D’ye hızlıca vitesi çekiyor ve şanzıman N’yi görmeden içeride mekanik sorunlar yaratacak şekilde D’ye geçmiş oluyor.
PARK KONUMUNA ALIRKEN DİKKAT EDİN
Vitesi P yani park konumuna almak için bazı detaylar büyük arızaların önüne geçebilir. Öncelikle araç çalışır vaziyetteyken N konumuna alınır ve bu esnada fren pedalına basılır, el freni çekilir, ayak frenden çekilir ve araç boş viteste el freniyle durur. Sonrasında eğer otomobil izin veriyorsa kontak kapatılır ve vites P konumuna getirilir. Bazı araçlarda kontak kapatmaya izin vermiyorsa yukarıdaki adımlar uygulanıp P konumuna alınır.
Bunu yapmaktaki amaç ise aracı park konumuna aldığınızda şanzımanın üzerinde herhangi bir yük kalmıyor. Aksi halde, P konumuna alıp ayağınızı da frenden çekerseniz sonrasında el frenini kaldırırsanız tüm yük şanzıman dişlisine binmiş oluyor ve aracın tüm yükünü sadece bir dişli üstleniyor. Zaten böyle durumlarla aracı çalıştırıp ileri konumuna almak istediğinizde şanzıman kolunun sert bir şekilde sırasıyla R’ye geçtiğine şahit olacaksınız ve vites geçişi esnasında ses duyacaksınızdır.