Ersal, yaptığı açıklamada, emeklilerin nefes alamaz duruma geldiğine dikkati çekerek, seyyanen refah payı verilmesini gerektiğini vurguladı. Ersal, şunları kaydetti:
“TÜİK tarafından yüzde 24,73 oranında 6 aylık bir TÜFE rakamı açıklanıyor. Bu rakam, toplumun bütün kesimleri tarafından gerçekçi bulunmuyor ve üstelik bu rakama rağmen yaklaşık 4 milyon emekli ‘0’ zam alıyor ve aylığı yine 10 bin TL olarak kalıyorsa ortada çok büyük bir yanlış, hata, ayıp var demektir. Bu hatadan acilen dönüleceğini, mağduriyetin giderileceğini yetkililerimizden bekliyoruz. Yaklaşık 22 yıl önce 257 lira olan en düşük emekli aylığıyla 15 gram altın alınabilirken bugün ne yazık ki, yapılan zamma rağmen 10 bin lira en düşük emekli aylığıyla 4 gram altın alınabiliyor. Yani emeklinin her aylığından 11 gram altın eksilmiştir. Bu gerçek ortadayken emeklinin enflasyona ezdirilmemiş olduğu iddiaları gerçeklerden uzaktır. Neredeyse dünyanın en düşük alım gücüne doğru yürüyen emeklilerimiz; sosyal yardımlara, aile içi desteklere, hatta komşu desteklerine muhtaç hâle gelmişken ortada hiçbir sorun yokmuş gibi tepkisiz kalamayız.
“EK ÖDEMELER YETERSİZ KALDI”
Başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere ekonomi idaresinde söz sahibi olan bütün yetkililerimizden ve parlamentomuzun tamamından yaşanan bu sosyal ve ekonomik sıkıntıya acil bir çözüm için destek istiyoruz. Emeklinin çığlığını duyun ve alım gücünü bir nebze de artırın diyoruz. Çünkü gerçekten nefesimiz kesildi. Üzerimizde onca dolaylı vergi yükü varken bunların daha da artırılması ve geçmişte vergi iadesi olarak ödenirken bizim gayretlerimizle aylıklarımıza eklenen ek ödemeler artık son derece yetersiz kalmıştır. Yüzde 4-5 oranlarının artırılmasını ve güncellenen KDV ve ÖTV oranlarına göre yeniden belirlenmesini istiyoruz. Yıllarca sağlık primi ödedikten sonra sağlıkta katkı payı adı altında hastanelerde veya eczanelerde ödeme yapmak istemiyoruz.
”SEYYANEN REFAH PAYI VERMELİSİNİZ”
Sağlıkta katkı payının emeklilerimizden alınmamasını istiyoruz. Çünkü emeklinin bir ayağı hastanede, bir ayağı eczanededir. Sınır tanımaksızın artan kiralara karşı emeklilere kira desteği sağlanmasını, hatta emeklilere hayatlarının sonuna kadar barınabilecekleri sosyal konut projelerinin hayata geçirilmesini istiyoruz. İntibak sorunumuzun derhal çözüme kavuşturulması için gerekli adımların atılmasını, yüzde 70’lerden yüzde 28’lere kadar düşen Aylık Bağlama Oranları’nın yeniden aynı seviyelere çekilmesini istiyoruz. Ülkemizin imar ve inşası için yıllarca verdiğimiz emeklerin, vergilerin, sigorta primlerinin karşılığını görmek istiyoruz. Bütün dünya emeklileri gibi insanca yaşamak, başı dik yürümek istiyoruz. Bütün parlamenterlerimize, siyasi parti ayrımı yapmaksızın bütün siyasilerimize ve bütün bürokratlarımıza sesleniyoruz. Bunu bize borçlusunuz. Emekliye seyyanen refah payı vermelisiniz.”