Dr. Sağdıç, konu hakkında bilinçlenmeyi sağlamak amacıyla şu bilgileri verdi:
“İlk yardım, yaşamı tehdit eden herhangi bir durum varlığında, sağlık görevlileri olay yerine ulaşıncaya dek, yaralının durumunun daha kötüye gitmesini engellemek ve hayatının kurtarılmasını sağlamak amacıyla olay yerinde yapılan ilaçsız uygulamalardır. İlk yardım, konuyla ilgili eğitim almış, sertifikalı kişiler tarafından sağlık ekipleri olay yerine ulaşana dek, tıbbi malzeme kullanmaksızın mevcut araç gereçlerle yapılır. İlk yardımın temel amacı; acıyı hafifletmek, daha fazla yaralanmayı engellemek, hayatı kurtarmaktır.
Dünyada ve ülkemizde ilk yardım uygulamalarına ilişkin önem giderek artmaktadır. Toplumun geneline, temel ilk yardım eğitimlerinin uzman kişiler tarafından verilmesi ve uygulatılması, düzenli aralıklarla bu eğitimlerin güncellenmesi oldukça önem arz etmektedir Bilinçli ilk yardım yapabilmek, sistematik bir eğitim ile beraber bireysel ve toplumsal bir duyarlılığı da gerektirmektedir. Bu nedenle toplumun bilinçlendirilmesi, ilk yardım uygulamalarına yönelik farkındalık oluşturulması, kampanyalar başlatılması önerilmektedir.
İlk yardımcı, ilk yardım yardım yapılması gereken durumları erken belirlemeli, ilk yardım becerilerinde yetkin olmalı, yaralının ve olay yerinin değerlendirmesini hızlı ve kapsamlı bir şekilde yapabilmelidir. İlk yardımcı öncelikle kendini tanıtmalı, müdahale öncesi kazazedenin yakınlarından izin almalıdır. Daha sonra hasta/yaralının durumunu değerlendirir (bilinç̧, havayolu açıklığı, solunum) ve korku ve endişelerini giderir, cevreden yardımcı olacak kişileri organize eder, hasta/yaralının durumunun kötüleşmemesi için kendi kişisel olanaklarını kullanır, öncelikleri belirleyerek gerekli girişimlerde bulunur.
İlk yardım uygulamaları belirli kurallar çerçevesinde, sıralı adımları içermeli ve zaman kaybedilmeden yapılmalıdır. Zarar vermemek ve maksimum yarar sağlamak için uygulamaların sırası ve hızı çok önemlidir. İlk yardımın temel uygulamaları sırasıyla koruma, bildirme ve kurtarma olarak üç̧ temel başlıkta toplanmaktadır.
Koruma: Olay yerinde olası tehlikeleri belirleyerek güvenli bir çevre oluşturmaktır. Bir ilk yardımcı için olay yeri güvenliği, oluşabilecek sekonder yaralanmaları engellemek açısından çok önemlidir. Yaralıya yardım etme isteği, olay yeri güvenliğini sağlamayı gölgede bırakmamalıdır.Olay yerinde ilk yardımcı yaralıya yardım etmeye başlamadan önce daima ortamın güvenliğini sağlamalıdır. Güvenli olmayan olay yerlere örnek olarak kaygan, ıslak veya kirli yüzeyler, aktif şebeke elektriğinin bulunduğu yerler, kaza yerinde yolun hala trafiğe açık olduğu durumlar, petrol sızıntısı veya yanan aracın olduğu trafik kazaları, düşen nesnelerin bulunduğu yerler verilebilir. Olay yeri görünebilir biçimde işaretlenmelidir. Meraklı kişiler olay yerinden uzaklaştırılmalıdır. Kazaya uğrayan aracın kontak anahtarı kapatılmalıdır. Sigara içilmemeli ve içilmesine izin verilmemelidir. Gaz sızıntısı varsa vana kapatılmalıdır, ortam havalandırılmalıdır. Hasta/yaralılar yaşam bulguları yönünden değerlendirilmelidir. Kanamalı durumlarda mutlaka Hepatit B, C, HIV gibi hastalıklara karşı korunmak için eldiven giyilmelidir. Şayet olay yeri güvenli hale getirilemiyorsa; hasta/yaralı, güvenli ortama uygun tasıma teknikleri kullanılarak taşınmalıdır.
Bildirme: En hızlı şekilde gerekli yardım kuruluşlarına (112) haber verilmesidir. Ülkemizde acil çağrı numarası 1-1-2’dir. 10.03.2021 tarihi itibariyle tüm acil çağrılar tek çatı altında toplanmış “112” olarak hizmete sunulmuştur.112 arandığında kesin yer ve adres verilmeli, kim, hangi numaradan arıyor, olayın tanımı, hasta ya da yaralı sayısı, durumu, nasıl bir yardıma ihtiyaç duyulduğu açıklanmalıdır. Bildirimi yapan kişi sakin olmalı, sorulan sorulara net cevap vermeli, kaza ya da olayı tanımlayabilmeli, hasta/yaralı hakkında bilgi vermeli, ilk yardım uygulaması yapıldıysa bu durumdan ekipleri haberdar etmeli, olay yerinin adresini en açık bir biçimde ifade etmeli ve karşı taraf telefonu kapatmadan telefonu kapatmamalıdır.
Kurtarma: Olay yerinde hasta yaralılara müdahale; hızlı ancak sakin ve bilinçli bir şekilde yapılmalıdır. Hasta/yaralının durumunun değerlendirilmesine bağlı olarak gerekli ilk yardım yapılmalıdır. Eğer ilk yardım bilinmiyorsa asla hasta/yaralıya dokunulmamalı ve kımıldatılmamalıdır. Kurtarma anında ilk yardımcının hızı çok önemlidir. Resüsitasyon (canlandırma) ölümle yaşam arasındaki en ince çizgi, tıbbi müdahalelerin de doruk noktasıdır. Resüsitasyon sadece kalp canlandırmak olarak bilinse de yaralı/kazazedeyi yaşama döndürmek için yapılan bütün müdahaleleri içermektedir. Resüsitasyon yapan kişi zamanla büyük bir yarış̧ içindedir ve zamanın daha önemli olduğu bir an yoktur. Bu yüzden resüsitasyon yapan kişilerin son derece deneyimli, eğitimli, bilgili olması gerekmektedir.
İlk yardımcının müdahalede yapması gerekenleri kısaca özetleyecek olursak
Hasta/yaralının durumunu değerlendirmek
Hasta/yaralının korku ve endişelerini gidermek,
Hasta/yaralıya müdahalede yardımcı olacak kişileri organize etmek,
Hasta/yaralının durumunun ağırlaşmasını engellemek için gerekli müdahalelerde bulunmak,
Kanama, kırık, çıkık ve burkulma vb. durumlarda yerinde müdahale etmek.
Hasta/yaralının yarasını görmesine izin vermemek,
Hasta/yaralıları güvenli alan içerisinde, hareket ettirmeden müdahale yapmak,
Hasta/yaralıların en uygun yöntemlerle en yakın sağlık kuruluşuna sevkini sağlamak (112).
Doğru ve zamanında müdahale hayat kurtarmaktadır. Bu nedenle “İlk Yardım” hakkında bilgi sahibi olmak önem taşımaktadır.”