İbrahim Yıldız, üniversite sınavlarında dört yıllık güzel sanatlar bölümlerine kabul edilme başarısı göstermesine rağmen, seçtiği yoldan vazgeçmedi. Mesleğine olan aşkı ve bu işi devralma kararı, onun geçimini bu yolla sağlama isteğiyle destekleniyor. Kazancının oldukça iyi olması, mesleğini sürdürdüğü için memnuniyetini artırıyor.
Askerlik görevini tamamladıktan sonra İbrahim Yıldız, mesleğinin gerçek değerini daha iyi anladı. Asker arkadaşları, sivil hayata döndüklerinde hangi mesleği seçeceklerini düşünürken, İbrahim Yıldız için durum daha farklıydı. O, babasının izinden gitmiş ve kendisine güzel bir gelecek sağlayacak bir mesleği zaten elinde bulunduruyordu. İbrahim Yıldız, mesleğine olan sevgisini ve bu yolda ilerleme kararlılığını şu sözlerle dile getirdi: "Babamın bu mesleği öğretmek için verdiği çaba ve onun verdiği değerli tavsiyeyi hiçbir zaman unutmadım. Üniversiteye gitme fırsatım olmasına rağmen, bu mesleği seçmek benim için bir onurdur. Bugün, 29 yıl boyunca cam ve ayna işlerinde ustalaşmanın gururunu yaşıyorum. Babamın bana aktardığı bu mirası yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak benim için büyük bir sorumluluk. İşimi severek yapıyorum ve her zaman babamın dediği gibi, elinde bir meslek olması herkes için çok değerlidir. Bu mesleği sürdürmek, benim için bir aile geleneği ve yaşam tarzı haline geldi. İşimdeki başarı ve müşterilerimin memnuniyeti beni her zaman motive ediyor. İyi ki bu mesleği seçmişim."dedi.
İbrahim Yıldız'ın babası, onun mesleğini öğrenmesi konusundaki kararlılığını desteklemek amacıyla başka bir ustanın yanında çırak olarak yetiştirilmesini sağlamış. Bu sayede Yıldız, işten kaytarmadan, babasının öğrettikleriyle ustalaşmış ve mesleğini sürdürmeye devam etmiştir.
Şimdi, 29 yıldır bu mesleği icra eden İbrahim Yıldız, hala aynı tutkuyla işine devam ediyor ve babasının ona verdiği bir tavsiyeyi her zaman hatırlıyor: "Oğlum, Türkiye'nin en iyi tıp profesörü olsan da, şu cam elmasını tutmayı bilmiyorsan, gözümde değerin yok." Babasının bu sözleri, onun için mesleğin önemini vurgulayan ve elde bir mesleğin her zaman kişinin hayatında bir değer taşıdığını belirten anlamlı bir mesaj taşıyor. İbrahim Yıldız, bu sözleriyle babasının asıl amacının, herkesin elinde bir meslek olmasını sağlamak olduğunu anladığını dile getiriyor ve bu mirası sürdürmekten gurur duyuyor.
Haber32 – Ali Rıza Cesur