Kazada kusurunun olmadığını savunan sanık Ahmet Y., 50 kilometre hızla giderken Rabia'nın yola fırladığını, çarpmamak için aracın direksiyonunu sola kırdığını söyledi.
Olay, 5 Mart'ta akşam saatlerinde, İstanbul Caddesi'nde meydana geldi. SDÜ Psikoloji Bölümü 1'inci sınıf öğrencisi Rabia Kallı, arkadaşı Hilal Topçu ile yurda doğru yürürken köpek sesi duyunca korkup yola fırladı. Yoldan geçen Ahmet Y.'nin kullandığı hafif ticari araç, Kallı'ya çarptı. Yaralanan Kallı, sağlık ekiplerinin müdahalesi sonrası SDÜ Araştırma ve Uygulama Hastanesi'ne götürüldü. Kallı, buradaki müdahale sonrası yoğun bakıma alındı. Rabia Kallı, yoğun bakım servisindeki tedavisinin 7'nci gününde yaşam savaşını kaybetti.
Hakkında 'Taksirle ölüme sebebiyet verme' suçlamasıyla 6 yıla kadar hapis istenen tutuksuz sanık Ahmet Y., Isparta 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmaya Rabia Kallı'nın ailesi katılmazken, onları temsilen 2 avukat katıldı. Tutuksuz sanık Ahmet Y. de avukatı ile birlikte duruşmada hazır bulundu.
Ahmet Y., soruşturmanın hazırlık aşamasında verdiği savunmasını tekrar etti. Ahmet Y., olay günü 50 kilometre hızla giderken bir anda kaldırımda yürüyen Rabia'nın yola fırladığını, çarpmamak için aracın direksiyonunu sola kırdığını, sağ çamurluk ve sağ aynanın çarptığını belirtti. Ahmet Y., "Kaza olunca hemen aracı olduğu yerde durdurup dörtlüleri yakıp yardımına koştum. Kazada herhangi bir kusurum yoktur, bu nedenle üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum" dedi.
Hakim, trafik kazası raporu, bilirkişi raporları, görgü tanıklarının beyanlarının yeniden değerlendirilmesi için dava dosyasının Ankara Adli Tıp Trafik İhtisas Dairesi'ne gönderilmesine, duruşmanın 13 Eylül tarihine bırakılmasına karar verdi.
Kazada ölen Rabia Kallı'nın ailesinin avukatları, duruşma sonrası basın mensuplarına açıklama yaptı. Avukat Ferhat Taşbınar, kaza sonrası sanık ve ailesinin bir kez olsun Rabia'nın ailesini arayıp acılarını paylaşmadığını, başsağlığı dilemediğini belirterek, "Aile gerçekten çok üzgün ve kırgın. Üzüntülerinden dolayı ilk celse olmasına rağmen buraya gelemediler. Sanığın kaza esnasında hızlı olduğu yönünde tanık ve bilirkişi raporlarından anladıklarını, bu nedenle şikayetçi olduklarını belirttiler. Sanık hızının yüksek olmadığını, maktulün bir anda yola fırladığını söyledi ama bilirkişi raporları bunun tam aksini söylüyor" dedi.
Avukat Enes Özkan da "Ateş gerçekten düştüğü yeri yakıyor. Rabia kardeşimiz daha 20 yaşındaydı, belki ülkemiz için çok faydalı bir birey olacaktı. Bir diplomat olabilirdi, Cumhurbaşkanı olabilirdi siyasi olsun ya da olmasın ama 20 yaşında bir evlat yaşamını yitirdi. Bu da köpeklerin havlamasından kaynaklı. Tabi sadece sokak hayvanlarına yönelmek istemiyorum burada sanığın da süratinin çok yüksek olduğunu düşünüyoruz" dedi.
