Türk Milletinin özgürlük ve bağımsızlığının güvencesi olan Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 99’uncu yıldönümüne erişmenin onur ve coşkusunu hep birlikte yaşıyoruz.
Tarihi boyunca, hiçbir şart altında esaret ve zillet altında yaşamayı kabul etmeyen aziz milletimiz, Birinci Dünya Savaşı’nın galip güçlerine karşı Gazi Mustafa Kemal önderliğinde 19 Mayıs 1919’da başlattığı İstiklal Mücadelesini 29 Ekim 1923’te Cumhuriyeti ilan ederek tam bir zaferle neticelendirmiştir.
Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Türk milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare şekli olarak nitelediği Cumhuriyet idaresi; ırk, dil, dil ve toplumsal grup farkı gözetmeksizin oluşan milli iradenin egemenliğe dayanan, gücünü vatandaşlarından alan, iktidarın bizzat millete ait olduğu bir yönetim tarzıdır.
Cumhuriyetimizin en büyük başarısı, Anadolu toprakları üzerinde yaşayan tüm vatandaşlarımızı, tek vatan, tek devlet, tek bayrak etrafında ortak bir gelecek tasavvuruna sahip tek bir millet olarak birleştirmiş olmasıdır. Cumhuriyetin bizlere bahşettiği birlik ve beraberlik ruhu ülkemizin muasır medeniyetler yarışında ön sıralarda yer alması mücadelesinde daima en büyük gücümüz olacaktır.
İstiklal Savaşımızda ve Cumhuriyetimizin kuruluşunda milletimizin en büyük gücü olan özgürlük ve bağımsızlık ruhu, vatanımızı parçalamak, kardeşliğimizi bozmak, ülkemize boyun eğdirerek milli iradeyi esaret altına almak isteyenlere ve onların işbirlikçilerine karşı bugün de en önemli ilham kaynağımız olmaya devam etmektedir.
Bu ülkenin fertleri olarak, Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün “Cumhuriyet; fikren, ilmen ve bedenen kuvvetli ve yüksek seciyeli muhafızlar ister” sözünü ilke edinerek, TürkiyeCumhuriyetini dünyanın en önemli güçlerinden biri haline getirmek uğrunda el ve gönül birliği içerisinde çok çalışmak, bu cennet misali vatanı bizlere armağan eden şehitlerimize ve gazilerimize olan minnet borcumuzdur.
Bu duygu ve düşüncelerle; canlarını ortaya koyarak bizlere bağımsız bir vatan bırakan, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere İstiklal mücadelemizin tüm kahramanlarını, Türkiye Cumhuriyeti’nin yaşaması ve yücelmesi için mücadele ederken hayatını kaybederek milletimizin kalbinde ölümsüzleşen bütün şehit ve gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum.
Bu vesile ile kıymetli Ispartalı hemşerilerimin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı en içten dileklerimle kutluyorum.