İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, temeli Mayıs 2015’te atılan, ancak 2018 yılında durdurulan ‘Beyoğlu Piyalepaşa Camii Önü Zemin Altı Otopark ve Çevre Düzenlemesi’ projesini hizmete açtı.

İSTANBUL (İGFA) - İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), temeli Mayıs 2015’te atılan, ancak 2018 yılında durdurulan projeler arasında yer alan “Beyoğlu Piyalepaşa Camii Önü Zemin Altı Otopark ve Çevre Düzenlemesi”ni tamamladı. Kaptanpaşa Mahallesi Piyalepaşa Bulvarı’ndaki meydanın açılışı; İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, CHP PM üyesi Mahir Yüksel, Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız ve CHP Beyoğlu Belediye Başkan adayı İnan Güney’in katılımlarıyla gerçekleştirildi. 20 mahalle muhtarı ve Beyoğlu sakinlerinin de katıldığı açılış töreninde, İmamoğlu ve İBB Genel Sekreter Yardımcısı Arif Gürkan Alpay birer konuşma yaptı. 

“OTOPARK SAYISI ARTIŞINDA REKOR KIRDIK”

“Beyoğlu'nun çok özel bir noktasında, tarihi emanet Piyalepaşa Camii’nin hemen önündeki bu sahayı şehrimize kazandırmanın, keyfini, huzurunu ve gururunu yaşıyoruz” diyen İmamoğlu, “Birçok konuda özenli çalışma, bütçeyi iyi yönetmek, bütçeyi bereketli bir bütçeye dönüştürmek, israftan korumak ve kurtarmak, bizim çok önemli bir çalışmamızın, çok önemli bir başlangıç noktası. Metro yapımında nasıl çok üst seviyede bir başarı elde ediyorsak; yeşil alan kazandırmada rekor bir metrekareye bu kısa süre içerisinde ulaşabiliyorsak; deniz ulaşımını arttırmaktan otopark yapımına kadar güçlü hamleleri yapabiliyorsak; bunun altındaki gerçek, aslında bütçeyi iyi kullanma gerçeği. Biz göreve geldiğimizde İspark'ın 95 bin araçlık kapasitesi vardı. 4,5 yılda 61 bin araç kapasiteli otoparkları, İstanbulluların hizmetine açtık. Bizden önceki yılların ortalamasını bu dönemde yılda iki katına çıkartarak, bence önemli bir başarıyı ve bir rekoru kırmış olduk” dedi.

“BU 4,5 YIL ÇOK KONUŞULACAK VE ÇOK ÖZEL BİR YERE KONULACAK”

“Hangi hizmet alanına bakarsanız bakın, aslında iş üretme becerisi konusunda ve başarısı konusunda, bu 4,5 yıl çok konuşulacak ve çok özel bir yere konulacak” diyen İmamoğlu, “Farkımız sadece iş üretmek değil, aynı zamanda vatandaşların taleplerine, oradaki insanların sürece dair isteklerine dönük özenli davranmak ve kaliteli iş üretme becerisi. ‘İnsana saygı, şehre özen’ diye bir sloganla 2019’da yola çıkmıştık. İşte tam da o saygıyı ve özeni, yaptığımız her işte görürsünüz. Düzenlediğimiz meydanlarda görürsünüz. İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarihinde ilk kez açılan kreşlerde görürsünüz. Rekor sayıda restore edip, tarihten bugüne gelen eserleri şehrimize kazandırmadaki yoğun çabalarımızda görürsünüz. Kentsel dönüşüm süreçlerinde vatandaşla kurduğumuz ilişkideki kalitede ve özende görürsünüz. İnsana saygı ve şehre özen göstermenin olmazsa olmazı, kesinlikle ilk şartı; şeffaflık, dürüstlük ve özendir, saygıdır. Bunu son derece üst seviyede koruduğumuzu düşünüyoruz” ifadelerini kullandı. 

“DEPREMLE İLGİLİ ATILACAK ADIMLAR, AYNI MASADA TARTIŞARAK, KONUŞARAK YAPILMALIDIR”

Piyalepaşa sürecinde de aynı anlayışla yol yürüdüklerinin altını çizen İmamoğlu, sözü, deprem ve kentsel dönüşüm konularına getirdi. Her iki konunun da özen ve iş birliği isteyen meseleler olduğunun altını çizen İmamoğlu, “İnsanların ihtiyaçlarını karşılarken, onlar; şeffaf, adaletli bir biçimde elde edeceği sürecin nasıl yürütüleceğini bilmek ister. Bu manada da İstanbul'da bundan önce olmayacak seviyede daha güçlü, daha nitelikli bir toplumsal diyaloğu kurarak, her noktadaki insanımızın ihtiyaç ve taleplerini gözeterek, en üst seviyede uyumlu bir dönüşüm başarısını gösterdiğimizi ifade etmek isterim” şeklinde konuştu. 11 ili etkileyen 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depremlerinin yıldönümüne yaklaştığımızı hatırlatan İmamoğlu, “Şehrimizde ve bütün Türkiye'de depremle ilgili atılacak adımlar, yapılacak işler, eş güdümlü, aynı masada tartışarak, konuşarak yapılmalıdır. Aksi takdirde; gerçekten bu süreci başka türlü meselelerin, başka türlü zeminlerin malzemesi haline getirdiğimizde, işte on binlerce canımızı yitirdiğimiz acı travmalara, acı depremlere dönüşür” dedi. 

“SEÇİMDEN ÖNCE VERİLEN BİR KISIM İÇİ BOŞ VAATLERLE BU SÜRECİ KARŞILAMAMIZ ASLA MÜMKÜN DEĞİL...”

“Bu yönüyle her zaman yaptığımız çağrıyı, tekrar niteliyorum” diyen İmamoğlu, şunları söyledi: 

“Yani Ankara'dan, bir ilçe belediyesini ya da özellikle büyükşehir belediyesini yok sayarak, süreci merkezden kanalize etmek, yönetmek anlayışının yürümeyeceği ortadadır. Bırakın belediyeleri; özel sektör ya da birtakım inisiyatifler ya da sivil toplum kuruluşları, meslek odaları… Toplumu bütüncül bir biçimde karşılayarak, onlara danışarak bir merkezin, bir sistemin, bir kurulun oluşmadığı takdirde, kentsel dönüşüm ve depremle mücadele işi ne yazık ki başarıya erişemeyecektir. Bu manada göreve geldiğimiz ilk günden beri, bütün bu dayanışmacı ve şeffaflık süreciyle yönetilecek bir konseyin, bir kurulun oluşma kararlılığını her zaman dile getirdik, getirmeye devam edeceğim. Allah geçinden versin demenin dışında bir dua edemiyoruz; inşallah depremin gecikmesi, bizlerin bu iş birliği ortamını sağlamasıyla, göreceksiniz İstanbul çok hızlı bir biçimde, bugüne kadar yapılanlarla 70-80 yılda dönüşecek bir kentin dönüşme hızını, 15-20 yıla kadar düşürebilecek bir sürece evrilebiliriz. Seçimden önce verilen bir kısım içi boş vaatlerle bu süreci karşılamamız asla mümkün değildir. Hele hele bugün yaşanan ekonomik kriz, yüksek enflasyon, maliyetlerin çok yukarılara gitmesi, ama gelirlerin onun çok alt seviyesinde kalması da kentsel dönüşümün önündeki en önemli sorunlardan birisidir.”

“BİZİM İŞİMİZ ALENİ, BİZİM İŞİMİZ AÇIK, BİZİM İŞİMİZ MİLLETE DÖNÜK”

İstanbul’da, kentsel dönüşüm kapsamında belirlenmiş 69 riskli alan bulunduğu bilgisini paylaşan İmamoğlu, şunları söyledi:

“Bunun sadece ikisi teknik olarak riskli alan. Geri kalan 67 riskli alan, aslında oradaki rantın ya da bir kısım dönüşümle ilgili kolaylıkların olduğu yerler. Yani gerçek anlamda riskli alanların dışında kalan yerleri de ‘riskli alan’ diye tariflediğiniz halde; o doğru bir iş olmaz. Peki niçin bu şekilde yürütülüyor? Çünkü, bu alınan kararların ne yazık ki merkezi bir iradeyle, merkezi bir otoriteyle alınırken, yereldeki hiçbir inisiyatifin, hiçbir kurulun, hiçbir heyetin masada olmamasından kaynaklı bir süreç yönetimidir. Bu manada bizim, bunun tam tersi bir duruşu, tam farklı yönde bir bakışı temsil ettiğimizi, hepinizin huzurunda belirtmek isterim. Bizim işimiz aleni, bizim işimiz açık, bizim işimiz millete dönük. Bizim işimiz; sadece bir siyasi aklı değil, bir dayanışmacı aklı, bir kent uzlaşısı aklını temsil ediyor. Bizim işimiz 16 milyonu kapsıyor. Bizim işimizde, kazanan-kaybeden yok. Bizim işimizde 16 milyon kazanan var. Milletimize kazandırmaya devam edeceğiz. Milletimizin kazanması için iş üretmeye devam edeceğiz. ‘Tam yol ileri’ diyerek, İstanbul'u çok daha güzel bir 5 yıla hep birlikte taşıyacağız.”

“BU FOTOĞRAF ÖNEMLİ…”

İmamoğlu, konuşmasının ardından, Beyoğlu Belediye Başkanı Yıldız ile CHP Belediye Başkan adayı Güney’i yanına davet etti. “Bu fotoğraf önemli, bu çok kıymetli bir fotoğraf” diyerek demokrasi mesajı veren İmamoğlu, “Belediye başkanlığı dediğimiz makam, kime ait biliyor musunuz? Size ait. Milletimize ait. Burada ben de değerli Belediye Başkanı arkadaşım da vatandaşa ait olan bir mevkii emanet olarak alıyoruz. En iyi şekilde o görevi yerine getirme gayreti içinde oluyoruz. Avcılar Belediye Başkanımız, Sarıyer Belediye Başkanımız da bizimle. Mühim olan şu; demokrasideki şu görüntüyü vermek ve sağlamak. Tabii bunun iki şartı var: Bir; buradaki töreni biz yaparken, bizim görevimiz olan davet etme sorumluluğunu yerine getirmek. Biz, kendisini davet ettik. Kendisi gelmese bir anlamı olur muydu? Yine olmazdı. Güzel olan şey, onun da bu davete icabet etmesidir. Dolayısıyla karşılıklı bu nezaket, bu görüntü, toplumun arzu ettiği şeydir” şeklinde konuştu. 

“BENİM GÖNLÜMDEN GEÇEN, İNAN BAŞKAN’IN KAZANMASI AMA…”

“Tabii benim gönlümden geçen, İnan Başkan’ın kazanması” diyen İmamoğlu, “Ama İnan Başkan; hizmetiyle, projeleriyle yarışını ortaya koyacak. Haydar Ali Bey de kendi hizmetleriyle yarışını öne koyacak. Takdir kimin? Milletin. Bu kadar basit. Bunu ağır travma haline getirmemek, hepimizin sorumluluğu. Çünkü başkan seçildi. O günden beri, Beyoğlu'nda herkesin belediye başkanı. Ben seçildim; herkesin belediye başkanıyım 16 milyon insanın huzurunda. Yarın öbür gün İnan Başkan seçildiği takdirde, o da herkesin belediye başkanı olmayı arzu ediyor. Mesele bu kadar özdür, bu kadar nettir. Hiç kimse, kendine ait olan bir koltuğun mücadelesini vermiyor. Onun için manevi değerlerimizi, inançlarımızı, milli duygularımızı bu meselenin bir parçası yapmadan; hizmet odaklı, şehrini, insanını düşünen süreçleri ortaya koyarak hak eden kimse, o kazansın kardeşim. Bu kadar basit. Bu yönüyle ben bugün burada bu manzaranın varlığı için elbette ki iki başkana da teşekkür ediyorum. Ama özellikle davetimize icabet ettiği için, Beyoğlu Belediye Başkanı’mıza ayrıca teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. 

YILDIZ: “İNSANA HİZMET ESASTIR”

Beylikdüzü’nde 30 Ağustos coşkusu Zeynep Bastık’la yaşandı Beylikdüzü’nde 30 Ağustos coşkusu Zeynep Bastık’la yaşandı

İmamoğlu’nun ilk sözü verdiği Yıldız ise, “Elbette ki insan esastır. İnsana hizmet esastır. İnsanların en iyisi, en hayırlısı; insanlara hizmet edendir. Anlayışımız budur. Şehirlerin de insanlar gibi, zamanla ihtiyaçları değişir. Bu bölgenin insanı olarak, burada bu otoparkın, bu meydanın düzenlenmesi çok önemliydi. Geçmişten bugüne bir projeydi. Değerli Başkan’a, geçmiş dönemdeki bu projenin hazırlanmasında emeği olan merhum Kadir Topbaş Başkan’ımıza, emeği geçen herkese ayrı ayrı teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu. 

GÜNEY: “BU SOKAKLAR, İNSANA HİZMET İSTİYOR”

Yıldız’ın ardından konuşan Güney de “Bizler, Beyoğlu'nda doğduk, büyüdük. Bu sokaklara kulak verdiğimizde… Bu sokaklar, insana hizmet istiyor. Bu sokaklar, ‘Beton lobisine terk edecek bir metrekaremiz kalmadı’ diyor. Bu sokaklar; kapalı otoparklar, kapalı pazar yerleri, çocuklarımıza yeşil alanlar, yaşlılarımızı sahille buluşturan projeler istiyor. Bu kadar yıldır belediyecilik hizmeti görmüş Beyoğlu'nun ilk kapalı pazar yerini açan sayın Ekrem İmamoğlu'na teşekkür ediyorum. Beyoğlulu komşularımızın takdiriyle hizmete geldiğimizde; Sayın Başkan’ımla, Beyoğlu'nun kentsel dönüşümünden tutun otopark sorununa, çocuklarımıza kreşinden sosyal yardımlara kadar, vatandaşın elini olabildiğince sıkıp, yüreğimiz yanında olacak” diye konuştu. 

Konuşmaların ardından kesilen kurdele ile Piyalepaşa Zemin Altı Otoparkı ve Meydanı resmen hizmete girmiş oldu.

2015’TE TEMELİ ATILIP, 2018’DE DURDURULMUŞTU

İBB Genel Sekreter Yardımcısı Alpay’ın verdiği bilgilere göre: İBB Fen İşleri Dairesi Başkanlığı’nca temeli Mayıs 2015’te atılan “Beyoğlu Piyalepaşa Camii Önü Zemin Altı Otopark ve Çevre Düzenlemesi” projesi, önceki İBB yönetimi tarafından 2018 yılında durduruldu. İmamoğlu yönetimindeki İBB tarafından yeniden başlatılan çalışmalar sonucunda, kente, toplam 15 bin 658 metrekarelik alanda, zemin altı otopark ile üstünde meydan ve yeşil alan kazandırıldı. Toplam inşaat alanı 31 bin 624 metrekare olan projede; 560 araçlık otopark bulunuyor. Otoparkın 1. bodrum katı, 330 tezgâh kapasiteli ve 60 adet pazarcı kamyoneti için kapalı pazar alanı olarak tasarlandı. Çevre düzenlemesi tamamlanan meydanda, yeşil alanlar ile oturma gruplarının yanı sıra; çocuk oyun alanı, İstanbul Çiçekçisi ve İBB Çözüm Merkezi bulunuyor. Otoparkın, Piyalepaşa ve hemen yanı başındaki Kasımpaşa semtinin trafiğinin rahatlamasına katkı sunması, yeşil alanın ise düzensiz yapılaşma koşullarında yaşayan çevre sakinlerinin rekreasyon alanı ihtiyacına hizmet etmesi amaçlanıyor.

Kaynak: igf