Uzmanlar ve bilimsel araştırmalar, şekerli içecek tüketiminin sağlık üzerindeki olumsuz etkilerini ortaya koyuyor.
Uzman Görüşleri
Beslenme uzmanı Dr. Ayşe Akın, rafine şekerin aşırı tüketiminin obezite, diyabet ve kalp hastalıklarına yol açabileceğini belirtti. Akın, “Çaya ve kahveye eklenen şeker, farkında olmadan günlük şeker alımını artırıyor. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, günlük şeker tüketimi toplam enerji alımının %5’ini geçmemeli. Ancak birçok kişi bu sınırı yalnızca içeceklerden aşabiliyor” dedi.
Kardiyolog Prof. Dr. Mehmet Demir ise şekerli içeceklerin metabolik sendrom riskini artırdığını ifade ederek, “Şekerli çay ve kahve, insülin direncini tetikleyebilir ve tip 2 diyabet riskini yükseltebilir. Ayrıca, bu içeceklerin sürekli tüketimi, damar sertleşmesine yol açarak kalp-damar sağlığını olumsuz etkileyebilir” uyarısında bulundu.
Bilimsel Araştırmalar Ne Diyor?
2019 yılında British Medical Journal’da yayımlanan bir araştırma, şekerli içecek tüketiminin kronik hastalıklarla doğrudan ilişkili olduğunu gösterdi. Araştırmaya göre, düzenli olarak şekerli içecek tüketen bireylerin diyabet geliştirme riski %20 daha yüksek. Harvard T.H. Chan Halk Sağlığı Okulu’nun çalışması ise fazla şeker tüketiminin özellikle kadınlarda depresyon riskini artırabileceğini ortaya koydu.
Şekersiz Yaşama Adım Atmak
Uzmanlar, şeker tüketimini azaltmanın ilk adımının, içeceklerin doğal tadına alışmak olduğunu belirtiyor. Diyetisyen Ece Yılmaz, “Şekersiz çay ve kahve içmeye başlamak için şeker miktarını kademeli olarak azaltabilirsiniz. Tatlı bir tat arıyorsanız, doğal tatlandırıcılar veya tarçın gibi baharatlar kullanabilirsiniz. Bu hem sağlığınızı korur hem de metabolizmayı destekler” dedi.
Şekerli çay ve kahve tüketiminin, uzun vadede sağlığı tehdit edebileceği konusunda uzmanlar hemfikir.
