HAKSIZ YERE NİŞANI BOZANIN, YAPTIĞI YANINA KÂR MI KALIR?
Nihan, Behçet’le 3 yıldır süren gönül ilişkisini yeni bir aşamaya taşıyacak olmanın heyecanı içerisindedir. Evlilik teklifi birkaç hafta önce yapılmış, sıra nişan törenine gelmiştir. İstanbul’un tanınmış iş adamlarından olan Nihan’ın babası da kızının mürüvvetini görecek olmanın sevinciyle, tören için hiçbir masraftan kaçınmayarak Boğaz’ın en lüks restoranlarından biriyle organizasyon için anlaşmıştır. Ayrıca çok sevdiği damadına da nişan hediyesi olarak son model bir Tesla otomobil almıştır.
Nişan sabahı bir bildirim sesiyle uyanan Nihan’ın gözyaşları içerisinde okuduğu mesaj Behçet’tendir: Sana olan sevgimden emin olmadığımı itiraf etmeliyim. Nişan töreni yaparak işi resmiyete dökmeden, böyle bir sorumluluğun altına girmeden vazgeçmek, ikimiz için de en iyisi olacak. Hoşça kal…
Hayatının şokunu yaşayan Nihan, depresyona girmiş ve aylarca psikolojik tedavi görmüştür. Nişan için yapılan yüz binlerce liralık masrafın boşa gitmesi ve artık kendisinden haber alınamayan damat adayının beraberinde götürdüğü araba da olayın bir başka boyutudur. Peki, Behçet’in yaptıkları yanına kâr mı kalacaktır?
NİŞANLILIK İLİŞKİSİ NASIL KURULUR?
Hukuken bir çiftin nişanlı olabilmesi için kız istemeye gidilmesi, söz kesimi, nişan merasimi vb. ritüellerin varlığı gerekmez. Nişanlılık ilişkisi, tarafların ileride birbirleriyle evleneceklerini karşılıklı olarak vaat etmesiyle kurulmuş olur.
Örneğin, bir erkeğin gönderdiği kısa mesajla kadına evlilik teklif etmesi ve kadının cevaben bu teklifi kabul etmesiyle dahi nişanlılık ilişkisi kurulmuş olur.
Olayımızda da Behçet’in “nişan töreniyle resmen sorumluluk altına girilmiş olacağı” düşüncesi yanlıştır, zira evlilik teklifinin kabulüyle nişanlılık ilişkisi kurulmuştur.
HAKLI SEBEBİ YOKKEN NİŞANI BOZMAK
Nişanlıların birbirlerine karşı; evlenmeyi gerçekleştirme, sadakat, karşılıklı yardım ve dayanışma gibi yükümlülükleri vardır. Bu yükümlülüklere aykırı davranarak haklı bir sebebi olmaksızın nişanı bozan taraf, tazminatla yükümlü olur.
Nişanı bozmakta haklı sebep olarak, taraflardan birinin,
iflas etmesi,
içki veya kumar düşkünlüğü,
karşı tarafın ailesine hakaret etmesi,
devamlı ve ağır bir hastalığa yakalanmış olması gibi durumlar örnek gösterilebilir.
HEDİYELERİN GERİ VERİLMESİ
Genellikle nişanlılar, karşı tarafı memnun etmek ve bağlılığı artırmak amacıyla birbirlerine çeşitli hediyeler verirler. İşte bu hediyelerden, alışılmışın dışında olanlar nişan bozulduktan sonra geri istenebilir.
Alışılmış hediyeler, nişanlıya örf ve âdete göre verilen ve maddi değeri de günün koşullarına göre fahiş olmayan hediyelerdir. Örneğin nişanlıya alınmış sade bir altın yüzük, alışılmış hediye olduğundan geri istenemez. Bu niteliğe sahip olmayan, yani maddi değeri fahiş boyutta ve nişanın yapıldığı yerdeki örf ve adette yeri olmayan hediyelerin (olayımızdaki son model Tesla gibi) geri verilmesi istenebilir.
Ana ve babanın diğer nişanlıya verdiği hediyeler de bu kapsamdadır. Bu yüzden olayımızda da Behçet’e hediye edilmiş olan araba geri alınabilecektir.
MADDİ TAZMİNAT
Kusuru olan taraf, diğerine evlenme amacıyla yaptığı harcamalar ve katlandığı maddî fedakârlıklar karşılığında uygun bir tazminat vermekle yükümlüdür. (TMK 120)
Örnek olarak;
nişan töreni için kiralanan yerin bedeli,
evlilik yapılacağı inancıyla alınmış olan mobilyaların masrafı,
nişanlısı istemediği için kadının çalışmakta olduğu işi bırakması gibi durumlar maddi tazminat istemine esas teşkil edebilecektir.
MANEVİ TAZMİNAT
Nişanın bozulması, taraflarda değişik ölçülerde de olsa üzüntü yaratabilir. Ancak sırf nişanın bozulmasından dolayı duyulan üzüntü ve hayal kırıklığına uğranılmış olması manevi tazminata hükmedilmesi için yeterli değildir. Bunun için nişanlının kişisel haklarının ağır biçimde zarara uğraması ve bu zararın somut olaylara dayanılarak ispat edilmesi gerekir.
Örneğin, terk edilen nişanlının depresyon geçirerek uzun süre tedavi edilmek zorunda kalması, manevi tazminat talebini haklı gösterir.
Özellikle, evlenmenin yapılacağı hususunda kandırılarak iğfal edilen bir kadının, nişanın bozulması halinde manevi zarara uğramış olduğu Yargıtay tarafından kabul edilmektedir.
Av. Onur TANIK
Kaynakça:
1. DURAL, Mustafa/ÖĞÜZ, Tufan: Türk Özel Hukuku Cilt III, Aile Hukuku, 9. Bası, İstanbul 2014
2. Yıldız ABİK: “Nişanlanma ve Nişanlılık”, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi 2005, Cilt: 54, Sayı: 2, s. 65 – 152.