Özellikle oruç tutan kişilerin, gün boyunca enerji seviyelerini yüksek tutmak için sigara içme eğiliminde olduklarına dikkat çeken Öztürk, sigaranın uyku kalitesini olumsuz etkileyebileceğini belirtti.
Nikotinin vücutta yarılanma ömrünün yaklaşık 90 dakika olduğunu aktaran Prof. Dr. Öztürk, nikotin eksikliğinin 2 saat içerisinde kendini gösterebileceğini ve bu durumun, sigara içme alışkanlığını azaltmak için bir fırsat olabileceğini vurguladı. Ayrıca, çay ve kahvenin uyarıcı etkisi nedeniyle aşırı tüketilmesinin uyku düzenini bozabileceğini, bu durumun da sahura kalkma süresini kısaltabileceğini söyledi. Öztürk, uygun şartlarda öğleden sonra kısa bir süre uyuyarak iş kazalarının önüne geçilebileceğini belirtti.
Prof. Dr. Öztürk, Ramazan ayında alışılmış uyku düzeninden sapmanın yaygın olduğunu ve gece sahura kalkmanın uyku bölünmesine neden olabileceğini ifade etti. Uykunun genellikle 90 dakikalık döngüler halinde olduğunu belirten Öztürk, 4 saatlik uyku ile beynin ihtiyaç duyduğu uykunun alınabileceğini vurguladı. İftar sonrası uyku saatlerinin gece 23.00'ü geçmemesi gerektiğini ve Akdeniz tipi beslenmenin uyku kalitesine olumlu etkileri olduğunu da belirtti. Yağlı yemek ve kırmızı et tüketiminin azaltılmasının uyku kalitesini artırabileceğini vurgulayan Öztürk, batı tarzı beslenmeden kaçınılması gerektiğini söyledi.
Bireylerin uyku açısından tavuklar, baykuşlar ve ara tipler olarak 3 kategoriye ayrıldığını belirten Prof. Dr. Öztürk, baykuş özelliklerine sahip kişilerin daha geç saatlerde uyuma eğiliminde olduğunu açıkladı. Ancak, bu düzenin uzun süre devam etmesinin "gecikmiş uyku fazı sendromu"na yol açabileceğini belirtti. Öztürk, Ramazan sonrasında normal uyku düzenine geri dönmede bazı zorluklar yaşanabileceğine de dikkat çekti.
Haber/ Nadir Öngören