Kentin canlı yapısı yerini yavaş yavaş sakinleşen, hatta akşam saatlerinde oldukça cansız bir görünüm sergileyen bir merkeze bıraktı. Özellikle devlet hastanesi ve şehir otogarının taşınması, merkezdeki birçok okulun yıkılması, kent merkezinin hareketliliğini büyük ölçüde azalttı. Bu değişiklikler, merkeze gelenlerin alıştıkları o canlı şehir dokusunu geride bırakmalarına sebep oldu. Artık akşam saatlerinde merkez daha sessiz ve köhne bir yapıya bürünmüş durumda.
GENÇ NÜFUSUN AZALMASI
Şehirdeki sessizliğin bir diğer sebebi ise genç nüfusun şehir dışında okumaya gitmesi ve okulu bitirdikten sonra gittiği şehirlerde kalmayı tercih etmesi. Bu durum, Isparta nüfusundaki gençlerin azalmasına ve yaşlıların sayısının artmasına yol açıyor. Şehirdeki yaşlı nüfusun oranının artması, kentteki hareketliliği ve canlılığı büyük ölçüde azaltıyor. Bu da Isparta'nın daha sessiz, yaşlı bir nüfusa sahip bir şehir haline gelmesine neden oluyor.
ESKİ MAHALLELER DÖNÜŞÜM BEKLİYOR
Merkeze yakın olan eski mahalleler ise yıllardır beklenen dönüşüme kavuşamadı. Belediyenin kentsel dönüşüme ilişkin yaptığı tüm çalışmalara rağmen müteahhitlerin ve mülk sahiplerinin isteksiz davranması nedeniyle, bu mahalleler yenilenemedi. Sonuç olarak, bu bölgelerdeki yapılar zamanla daha da eskiyor.
ISPARTA’NIN GELECEĞİ: SESSİZ, FAKAT BELİRSİZ
Bu büyük değişim, Isparta'nın geleceği adına belirsizlikler barındırıyor. Şehrin merkezi sakinleşse de, eski mahallelerin dönüşümünün sağlanamaması, kentin dinamik yapısında önemli değişikliklere yol açıyor. Isparta’nın yeniden canlanması ve modern bir kent kimliğine kavuşması için, kentin çeşitli bölgelerinde bütüncül bir kentsel dönüşümün hayata geçirilmesi gerektiği ifade ediliyor.
