Isparta'da bazı yerlerde yıllardan beri sürdürülen bir gelenek, cenazelerin kaldırılmasının ardından ölen kişinin yakınları tarafından gelen misafirlere yemek ve ikramlarda bulunma adeti, son dönemde eleştiri ve rahatsızlık yaratıyor. Bu geleneğin kökeni ve dinî temeli konusunda yaşanan tartışmalar, Isparta'da önemli bir gündem maddesi olarak yer buluyor. Bu konuyu Haber 32, haber merkezi olarak sizler için araştırdık.
Isparta İl Müftülüğü bu konuyla ilgili Açıklamasında; “Cenaze sahiplerinin, merasime katılanlara yemek vb. ikramlarda bulunması uygun mudur?
Bir yakınını kaybetmenin üzüntü ve sıkıntısı içinde olan cenaze sahiplerinin, taziye için gelen misafirlere yemek hazırlayıp sunması ilave bir telaş ve sıkıntıya sebep olacağından mekruh görülmüştür (İbn Âbidîn, Reddü’l-Muhtâr, III, 148). Bunun yerine komşular veya yakınlarının, cenaze sahiplerine ve gelen misafirlere ikramda bulunmaları sünnettir. (Tirmizî, Cenâiz, 21).
Çünkü rivayet edildiğine göre "Cefar b. Ebu Talib (ra) öldürülünce, Hz. Peygamber (as) şöyle buyurdu:
"Caferin ailesine yemek yapıp götürün. Çünkü başlarına kendilerini meşgul edecek bir musibet gelmiştir."(Ebu Davud, Cenaiz, 25-26)
Komşular yaptıkları yemekleri ölü ailesine yardımda bulunmak ve kalplerini kazanmak için gönderirler. Çünkü cenaze sahipleri musibetle, gelen gidenlerle meşguliyet sebebiyle yemek yapamamış olabilirler.
Bunun yanında cenaze sahiplerinin mezarlıkta veya evde helva, ekmek gibi şeyler dağıtmalarının dinî bir dayanağı yoktur. Dinî bir gereklilik olarak görmeden yapılmasında bir sakınca olmayacağı söylenebilirse de bu tür uygulamaların kısa süre sonra cenazeyle ilgili bir dinî hüküm olarak algılanması tehlikesi bulunmaktadır. Dolayısıyla bu ikramlar dinî bir zorunluluk olarak yapılırsa, bid’at ve hurafe sayılır.” İfadelerini kullandı.
Sonuç olarak, Isparta İl Müftülüğü'nün bu konuda yaptığı açıklamalar ve tartışmalar, toplumsal değerlerin ve geleneklerin zaman içinde nasıl değişebileceği konusunda önemli bir örneği gözler önüne seriyor. Geleneklerin sorgulanması ve yeniden şekillendirilmesi, toplumun değerlerini koruma amacıyla yapılan önemli bir çaba olarak öne çıkıyor.
Haber/ Sedat Cican