Isparta’da taş fırınlarda üretilen geleneksel ekşi mayalı köy ekmeği, lezzeti, uzun süre taze kalabilmesi ve doyuruculuğuyla hala tercih ediliyor. Katkı maddesi içermeyen bu doğal ekmekler, Isparta’nın farklı köy ve mahallelerinde yüzyıllardır süregelen geleneklerle yapılıyor. İşte yöreye özgü ekmeklerin hikayesi:
Sav Ekmeği: 100 Yıllık Gelenek
Isparta merkeze bağlı Sav kasabasında, 100 yılı aşkın bir geçmişe sahip olan Sav ekmeği, derin dondurucuda bir yıla kadar bozulmadan saklanabiliyor. Kasabada her evin altında bulunan taş fırınlarda üretilen bu ekmek, katkı maddesi kullanılmadan hazırlanıyor. 1.5 kilogram ağırlığındaki Sav ekmeği, hem dayanıklılığı hem de lezzetiyle dikkat çekiyor. Halkın kendi ihtiyaçlarını karşılamak için başlattığı bu gelenek, zamanla Sav ekmeğini bir marka haline getirdi.
İslamköy Ekmeği: Asırlık Mayanın Sırrı
Isparta’nın Atabey ilçesine bağlı İslamköy’de yapılan ekmekler, asırlık bir ekşi maya geleneğini sürdürüyor. Her yeni ekmek, önceki hamurdan alınan maya ile hazırlanıyor. Uzun süre elle yoğrulan hamur, taş fırında odun ateşiyle yaklaşık iki saat pişiriliyor. Ekmek, uzun süre bayatlamaması ve eşsiz lezzetiyle sofralarda yerini alıyor. İslamköy’de bu gelenek asırlardır hiç bozulmadan devam ediyor.
Çünür Ekmeği: Dayanıklılığıyla Öne Çıkıyor
Isparta’nın Çünür Mahallesi’nde ise yaklaşık 70 yılı aşkın süredir taş fırınlarda ekşi mayalı köy ekmeği üretiliyor. Çünür ekmeği, oda sıcaklığında bir hafta, buzdolabında ise bir aya kadar tazeliğini koruyabiliyor. Bu özellikleri sayesinde Çünür ekmeği hem lezzeti hem de dayanıklılığıyla bölge halkı tarafından ilgi görmeye devam ediyor.
Isparta’nın bu köklü ekmek geleneği, hem Isparta halkının hem de şehir dışından gelen ziyaretçilerin damaklarında unutulmaz tatlar bırakıyor. Ekşi mayalı köy ekmeği, doğal ve katkısız yapısıyla modern beslenme alışkanlıkları arasında da kendine yer buluyor.