Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (ISUBÜ) Orman Fakültesi, Su Ürünleri Fakültesi ve Ziraat Fakültesi ortak organizasyonunda Orman Fakültesi Konferans Salonu’nda, Akdeniz Üniversitesi Biyoloji Bölümü Botanik Anabilim Dalı emekli öğretim Üyesi Prof. Dr. Kani IŞIK tarafından “Küresel İklim Değişikliği, Biyolojik Çeşitlilik ve aralarındaki Etkileşimler” konulu konferans verildi. Isparta Belediyesi, Isparta Orman Bölge Müdürlüğü, Doğa Koruma Milli Parklar 6. Bölge Müdürlüğü, Tarım İl Müdürlüğü, Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu, Odalar vb kurum ve kuruluş temsilcileri ile farklı fakülte ve meslek yüksek okullarından akademisyenlerin katılım gösterdiği konferansa ilgi yoğundu.
Konferansın açılış konuşmasında Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Orman Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan ALKAN, iklim değişikliğinin ana nedeninin insan faaliyetleri olduğunu belirterek 5 Haziran Dünya Çevre Gününün önemine vurgu yaptı. Konuşmasının devamında bilinç geliştirme konusundaki yetersizliğe işaret eden ALKAN, üniversitemizin orman, su ürünleri ve ziraat fakülteleri olarak küresel iklim değişikliği, biyolojik çeşitlilik ve aralarındaki etkileşimlerin değerlendirileceği bu etkinliği planladıklarını belirtti. Konferans davetimizi kırmayan Prof. Dr. Kani IŞIK’a ve tüm katılımcılara teşekkür etti. Konuşmasının sonunda bir Kızılderili atasözüne vurgu yapan Prof. Dr. Hasan ALKAN; “son ağaç kesilmesin”, “son balık ölmesin” ve “son nehir kurumasın” diyerek acil önlem alınmasının gerektiğinin altını çizdi.
Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yılmaz ÇATAL konuşmalarına, sanayi devrimiyle birlikte doğa tahribatının arttığını, enerji ihtiyacının karşılanabilmesi için fosil yakıtların yoğun kullanımının, dünyanın ısınmasına ve biyolojik çeşitlilik kaynaklarının zarar görmesine neden olduğunu belirterek başladı. Dört milyar yaşında olan Dünya’da paleobotanik araştırmalara göre gymnospermae ve angiospermae’lerin 300 milyon yıldır yaşamını sürdürdüğünü, çam ağaçlarının 20 milyon yıldır Anadolu’da yayılış gösterdiğini, ancak son iki yüz yıl içinde insanoğlunun sanayi devrimiyle birlikte yoğun fosil yakıt kullanımının küresel ısınmaya neden olduğunu belirten ÇATAL, IPCC raporlarında en iyimser senaryolara göre dünyanın 2050 yılına kadar yaklaşık 2,5 derece ısınmaya karşı karşıya kalacağının tahmin edildiğinin altını çizdi. Bu nedenle bilim insanları başta olmak üzere tüm insanlığın bu sürecin nasıl yavaşlatılacağı ya da en az zararla atlatılmasına yönelik olarak nasıl yönetilmesi gerektiği sorularının yanıtını bulması gerektiğinin önemine değindi. Biyolojik çeşitliliğinin önemli olduğunu belirten ÇATAL, biyolojik çeşitliliği korumak ve gelecek kuşaklara aktarmak zorunda olduğumuzu belirtti. Katılımcıların 5 Haziran Dünya Çevre Gününü kutlayarak bu yılki temanın plastik kullanımının azaltılması olduğunun altını çizdi. Katılımcılara ve konferans için üniversitemize-teşrif eden sayın Prof. Dr. Kani IŞIK’a teşekkür eden Rektör Prof. Dr. Yılmaz ÇATAL, konferansın faydalı olması temennisi ile sözlerine son verdi.
Prof. Dr. Kani IŞIK konferansına “dünyanın feryadı var” diyerek başlayarak küresel ısınmanın nedenleri, sera etkisi oluşturan gazlar, iklim değişikliği etkilerinin azaltılmasına yönelik önlemlere ilişkin uluslararası iş birliği toplantıları, bilimsel yayın ve bu konularda çalışan bilim insanı sayısının değişimini ortaya koydu. Yağışların düzensizleşmesi ve sıcaklık artışlarının ekosistem hizmetlerini sekteye uğrattığını belirten IŞIK, su kaynakları, tarımsal üretim, orman kaynakları, otlaklar, balıkçılık, yaban hayatı, insan sağlığı ve alt yapı sorunları başta olmak üzere çok fazla alanda sorunlar yaşanacağının altını çizdi. Önlemlere yeterli düzeyde uyulursa sıcaklık artışının yavaşlatılabileceğini aksi taktirde durumun çok kötü olacağını belirterek sıcaklık artışının ve iklim değişiminin canlıların yaşam toleransını daralttığını, bunun da biyolojik çeşitlilik kaybı ile sonuçlanabileceğini belirtti. Biyolojik çeşitliliğin ekosistem çeşitliliği, tür çeşitliliği ve genetik çeşitlilik olarak ele alındığını, bunların yanında olaylar çeşitliliğinin de dördüncü olarak bu sınıflandırmaya dahil edilmesi gerektiğini belirtti. Ekosistemler, biyolojik çeşitlilik ve sürdürülebilir kalkınma ilişkilerine de yer verdiği konferansında hızlı nüfus artışının tüketimi de hızla artırdığını, bunun üretim artışları ile birlikte yoğun endüstrileşme ve fosil yakıt kullanımı sonucunu doğurduğunu, bu durumun da habitat bozulmalarına, habitat parçalanmalarına, habitat kayıplarına, su ve toprağın kirlenmesine ve arazi örtülerinde değişimlere yol açarak genetik çeşitliliğin azalması, ekosistem hizmetlerinde aksama, biyolojik çeşitlilik kaybı ve türlerin yok olmasına neden olabileceğini belirtti. Prof. Dr. Kani IŞIK, konferansının son bölümünde ekosistemlerde küresel iklim değişikliği nedeniyle önemsiz olarak görülebilecek değişikliklerin domino etkisiyle daha büyük felaketlere yol açabileceğini örneklerle açıkladı.
Konferansından dolayı Prof. Dr. Kani IŞIK’a plaket ve çeşitli hediyeler takdim edildi. Toplu fotoğraf çekiminin ardından tüm katılımcılar tarafından Su Ürünleri Fakültesi tarafından hazırlanan Türkiye’nin Balıkları ve Habitatları Sergisi ve Orman Fakültesi Karma Sergisi gezildi.
