Bu yaygın durumun arkasında, kahvenin içerdiği kafein ve diğer bileşenlerin sindirim sistemini uyarması yatıyor.

Gastroenterolog Dr. Hussain Ahmad, kahvenin içerdiği kafeinin bağırsak hareketlerini hızlandırdığını ve bu nedenle insanların daha sık tuvalete gitme ihtiyacı hissettiklerini açıkladı. Kahvede bulunan asitler ve yağlar da sindirimi tetikleyici etkiler gösteriyor.

Dr. Kenneth Brown, kafeinin kabızlık çekenler için doğal bir çözüm olabileceğini, ancak bazı bireylerde ishal gibi yan etkilere yol açabileceğini belirtti. Kahvenin içeriğindeki klorojenik asit ve diğer bileşenler, bağırsak kaslarını uyararak bu etkiyi pekiştirebilir.

Kahvenin sindirim sistemi üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak için birkaç öneri bulunuyor:

İlkyardım hayatta kalma şansını artırır İlkyardım hayatta kalma şansını artırır
  • Daha az miktarda kahve içmek: Kahve tüketimini sınırlamak, sindirim sistemi üzerindeki baskıyı hafifletebilir.
  • Farklı demleme yöntemlerini denemek: Kahvenin demleme yöntemi, içeriğindeki asit ve yağ oranını etkileyebilir. Alternatif demleme yöntemleri, sindirim sorunlarını azaltabilir.
  • Aç karnına tüketmekten kaçınmak: Kahveyi aç karnına içmek, mide rahatsızlıklarını artırabilir. Kahve tüketimini öğünlerle birlikte yapmak daha hafif bir sindirim deneyimi sağlayabilir.
  • Krema ve şeker eklemekten kaçınmak: Kahvenize fazla krema veya şeker eklemek, mide rahatsızlıklarını daha da artırabilir. Bu nedenle, sade kahve tercih edilebilir.

Kahve, uyanıklığı ve enerjiyi artırmanın yanı sıra metabolizmayı hızlandırabilir ve bağırsak hareketlerini teşvik edebilir.

Kaynak: Haber Merkezi