Açıkel, Isparta Fırın Kebabı'nın hazırlanışını şu şekilde anlattı: "Isparta Fırın Kebabı için taze kuzu etlerini alır, böbrek yağlarını ve kan damarlarını temizleriz. Ardından fırında, 3 saat boyunca çalı kökü odunuyla, 2 saat alevde ve son bir saat de kor ateşte pişiririz."
Kabune Pilavı'nın hikayesi ise yüzyıllar öncesine dayanıyor. Açıkel, pilavın ismini aldığı o eşsiz hikayeyi şu şekilde paylaştı: "Yüzyıllar önce küçük bir Isparta kasabasında bir gelin ve kaynanası gezmeye giderler. Zaman geç olur ve evde hazır bir yemek yoktur. Kaynana telaşla mutfakta bulunan bir tenceredeki nohutlu et yemeğini alır, üzerine soğan doğrar ve tencereye ekler. Sonrasında pirinç ve et suyunu ilave ederek pişirir. Yemek piştikten sonra kaynanası şaşkın bir şekilde 'Kız bu ne?' der. Ve işte o günden bu yana doyurucu bir yemek olan Kabune Pilavı adını alır, ki bu da 'Kız bu ne?' anlamına gelir."
Haber/Sedat Cican