Akdeniz'de Deprem Meydana Geldi Akdeniz'de Deprem Meydana Geldi

SDÜ eski Rektörü olan ve YÖK üyesi Prof. Dr. İlker Hüseyin Çarıkçı ve SDÜ’nün yeni Rektörü Prof. Dr. Mehmet Saltan, kendisine ait sosyal medya hesabı twitter’dan çeşitli iddialarda bulunan AK Parti MKYK Üyesi Metin Külünk’e tepki göstererek, suç duyurusunda bulunacaklarını söylediler.

AK Parti MKYK üyesi Metin Külünk, bugün sosyal medya hesabından açıklamalarda bulunarak, Çarıkçı ve Saltan ile ilgili olarak FETÖ ile ilgili iltisaklı iddialarını ortaya attı. Bu iddialara karşı Çarıkçı ve Saltan ise sert açıklamalar yaparak, tokat gibi cevap verdi.

YIPRATILMAK İSTENEN ŞAHSIM DEĞİL DOĞRUDAN CUMHURBAŞKANIMIZDIR 

SDÜ eski Rektörü ve YÖK üyesi Prof. Dr. İlker Hüseyin Çarıkçı ise açıklamasında; “Bu paylaşımda gerçeklerin kasıtlı bir şekilde saptırıldığı ve iftira niteliği taşıyan hususlar olduğu açıktır.  Bu konuda kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi gerektiği düşüncesi ile yalan yanlış ve bir kısmı iftira niteliği taşıyan ifadelere cevaplarım şu şekildedir:  SDÜ İletişim Fak. Dekanlığı görevi yürüttüğüm doğrudur. İletişim Fakültemizin kurucu dekanı olma görevini 1 yılı aşkın bir süre yürüttüm. Ancak dekanlık görevini FETÖ yapılanmasına ve o tarihte görevde olan rektöre tepki olarak Haziran2013 tarihinde istifa ederek sonlandırdım. İstifa tarihim dikkate alındığında bu tarihin 17-25 Aralık 2013 (FETÖ’nün yargı üzerinden darbe teşebbüsü tarihidir) öncesinde olduğunu dikkatlere sunmak isterim.  Bilinçli bir şekilde hakkımdaki tarihleri en ince ayrıntısına kadar bilen ve fakat gerçekleri gizleyen bu müfteri kişi/kişiler ile yargı önünde her şekilde hesaplaşacağımı ifade etmek isterim. Şahsıma FETÖ mahkumu eski rektörün verdiği iddia edilen Teşekkür Beratı, her türlü idari görevlerimden ayrılmamdan yaklaşık 2 yıl sonra ve şahsımın FETÖ mahkumu İbicioğlu’nun karşısına rektör adayı olarak çıkışımdan sonra (2015 yılında) verildiği görmezden gelinmektedir.  Şahsımı yıpratma amaçlı uydurulan ve sadece verildiği yerel basına açıklanmış olan böyle bir Teşekkür Beratı yoktur ve verilmiş olsa bile kabul etmeyeceğim de ortadadır. FETÖ mahkumu eski rektörün 2011 yılında seçilmesini sağlamak üzere kurulmuş olduğu söylenen komitenin kurucusu olduğum yönünde Metin Külünk iftira atmaktadır. 2011 yılında Doçent olarak SDÜ’de çalışmaktaydım. Metin Külünk’e bu iftira nitelikli iddiaları taşıyan kişilerin kim ya da kimler olduğu pek çok kişinin malumudur. Böyle bir komitenin kurucusu olduğumu ifade eden Metin Külünk’ün iddiasını ispat etmesi gerekir. Aksi takdirde müfteridir. 4- Metin Külünk’ün görmediği/görmezden gelmek istediği husus şudur: Mel’un 15 Temmuz darbe teşebbüsünden çok önce Isparta merkezli FETÖ operasyonu yapılmış ve Şubat 2016 tarihinde üniversitenin FETÖ yapılanması başta olmak üzere pek çok üyesi tutuklanmış ve akabinde yargılanmıştır.Bu süreçte kasıtlı bir şekilde ismim yukarıda belirtilen komite ile ilişkilendirilmeye çalışılmış, yargı bu iddiaları değerlendirmiş ve hakkımda Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Karar vermiştir. Müfteri Metin Külünk yargıyı da kasıtlı bir şekilde zan altında bırakma amacı güden bu iddiaları yeni bir şey imiş gibi tekrar kamuoyunun gündemine getirmeye çalışmaktadır. Hakkımda Kovuşturmaya gerek olmadığına dönük kararı veren sayın Savcı hala aktif görevdedir ve Isparta’da çalışmaktadır. Anlaşılan müfteri Metin Külünk kendisini yargının da üstünde görmektedir. Aslında esas amacın Cumhurbaşkanımız tarafından yapılan atamaları zan altında bırakmaya yönelik olduğu tüm kamuoyunun malumudur.  Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından 1 Ağustos 2023 tarihinde YÖK üyeliğine atama işlemim için “FETÖ ile iltisaklı başka adam mı yoktu?” şeklinde değerlendirmesi Metin Külünk’ün saldırganlığının açık bir göstergesidir. Metin Külünk’ün YÖK üyelerinin atama işleminin YÖK Başkanı tarafından değil doğrudan sayın Cumhurbaşkanımız tarafından yapıldığını bilmiyor olması mümkün değildir. Kasıt bellidir. 15 Mayıs 2015 ve 26 Temmuz 2019 tarihlerinde iki kez rektör olarak atandım. 8 yıl SDÜ’de rektörlük yaptım. Rektör atama işlemlerim sayın Cumhurbaşkanımız tarafından gerçekleştirilmiştir. Yıpratılmak istenen şahsım değil doğrudan Cumhurbaşkanımızdır.  Bu müfteriler ile yargı önünde hesaplaşmak benim için bir zevk olacaktır. Metin Külünk’ün iddialarından bir diğeri de Eğirdir ilçemizde FETÖ iltisaklı derneklerde eğitim vermiş olduğum şeklindedir. Ben Yönetim ve Organizasyon hocasıyım. Alanım ile ilgili sadece Isparta Ticaret ve Sanayi Odası ile yapılmış olan protokol kapsamında (2012 öncesinde) ‘Girişimcilik’ eğitimleri verdim. Metin Külünk açıkça kafa karışıklığı yaşamaktadır. Kendisine iletilen bilgiler yalan ve yanlışlarla doludur. Sözü edildiği gibi Eğirdir ilçemizde bir eğitim faaliyetine katılımım olmamıştır. Metin Külünk üniversiteler ve yükseköğretim konusunda doğruyu yanlışı birbirine karıştırmakta ve kamuoyunu yanlış yönlendirmektedir. Kendisine bilgi taşıyan ‘marka’ destekli kolu kanadı kırık kuşlara itibar etmemesini, FETÖ ile mücadele ediyorum derken FETÖ’cülerin oyununa gelmemesini öneriyorum. Son olarak Pazartesi günü bu iftiralarla alakalı Metin Külünk adlı şahsı Mahkemeye vereceğimi tüm kamuoyuna ifade etmek isterim.

KENDİSİ BU İDDİASINI MAHKEME HUZURUNDA İSPAT ETMEKLE YÜKÜMLÜDÜR

SDÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Saltan ise açıklamasında; “Böyle bir konferansa katılmadığım açık kaynaklardan ve emniyetin yurt dışı giriş çıkış kayıtlarından rahatlıkla anlaşılacaktır. Dahası İnşaat Mühendisliği Ulaştırma alanında çalışan bir akademisyen olarak Din alanında bir konferansa katılmış olduğumu ifade etmek akılla izah edilemez bir husustur. Her şekilde teyit edilebilecek bilgilerin doğru olup olmadığına bakılmaksızın sosyal medyada paylaşılması en basit ifade ile sorumsuzluk örneğidir. Gerçekler ile bağdaşmayan bu paylaşımda; şahsımın SDÜ’de 8 yıl rektörlük yapmış İlker Hüseyin Çarıkçı döneminde rektör yardımcısı olduğum, ardından Sayın Cumhurbaşkanımızın kararı ile 01.08.2023 tarihinde SDÜ’ye rektör olarak atanmış olduğum bilgilerinin kasıtlı bir şekilde ve yıpratma amaçlı eklenmesi, Çarıkçı’nın yerine atanmamın “tesadüf mü?”, “FETÖ’nün SDÜ’deki hakimiyetinin sürdürülmesi” gibi nitelendirilmesi başka amaçlar taşımaktadır. Bu ima ve iftiralarına karşılık mahkemeye gideceğim. Kendisi bu iddiasını mahkeme huzurunda ispat etmekle yükümlüdür. Kamuoyuna saygıyla duyururum” dedi.