Isparta

Yayla Yolunda Klibi Eğirdir’de Çekiliyor

Konya'nın Saçıkara ilçesinde doğup Osmaniye'nin Toprakkale ilçesinde büyüyen 'Yörük Kızı' Hatice Abul, kendini yörük kültürünü tanıtmaya adadı. Abul, kitap yazdı, albüm çıkardı, 300 şiire imza attı.

Abone Ol

Kültür Bakanlığı Halk Şairi ‘Çadırın Ateşini Yakan Kız’  olarak  ülkemizde ve dünyada tanınan ve aynı zamanda bestekar ve söz yazarı olan ‘Yörük Kızı’ kitabı yazarı sahibi, ‘Senden Haber Alamadım’ klibinin sahibi Hatice Abul Eğirdir’e gelerek ‘Yayla Yolunda’ türküsünün klibini çekmek için çalışmalara başladı.

Eğirdir Belediye Başkanı Veli GÖK’ü makamında ziyaret eden Hatice Abul desteklerinden dolayı Başkan Veli Gök’e teşekkür ederek, Eğirdir bir sevdadır, dedi. Abul; ‘Bizde sevdamızın yolunda ilerliyoruz, kültür bir sevdadır, Eğirdir bir sevdadır, sevdamızın yolunda ilerliyoruz, dedi.

Eğirdir Belediye Başkanı Veli GÖK’ün destek verdiği klip çekimlerini başkan GÖK’ün talimatları ile Eğirdir Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler Birimi personelleri gerçekleştirecek.

Eğirdir merkez olmak üzere köylerinde de çekimi yapılacak klip için Eğirdir Serpil Köyü Muhtarı Yaşar Demirbaş ve Yörük Kültürünü yaşayarak devam ettiren Torunoğlu Mustafa Sağlam’da halk şairine destek vererek klip çekimlerinin startı Torunoğlu çadırında başladı.

Hatice Abul Başkan Veli GÖK’e klibinin ve eserlerinin bulunduğu CD’yi ve Yörük Kızı isimli kitabını hediye etti, başkan Veli GÖK’te halk şairi Hatice Abul’a hediye takdiminde bulunarak çıktığı Kültür Elçiliği yolunda başarılar diledi.

Konya’nın Saçıkara ilçesinde doğup Osmaniye’nin Toprakkale ilçesinde büyüyen “Yörük kızı” Hatice Abul, kendini Yörük kültürünü tanıtmaya adadı. “Çadırın ateşini yakan kız” olarak anılan 62 yaşındaki Abul, tüm ülkeyi gezip, kültürünü anlatıyor. Bu konuda bir kitap yazan, türkü albümü çıkaran ve söylediği iki türküye klip çeken Abul, Türkiye’nin birçok yerinde tanınıyor. TRT başta olmak üzere birçok ulusal ve yerel medyada Yörük kültürünü anlatan Abul, ölene kadar hiçbir maddi beklenti taşımadan kültür elçisi misyonuna devam edeceğini söylüyor. Halk müziği korolarında görev yapan, 300'e yakın bestelenmeye uygun şiiri ve 10 kadar da bestesinin olduğunu aktaran Abul, öğrenmeye, kendini geliştirmeye, hiçbir zaman son vermeyeceğini belirtiyor. Yaptığı çalışmalarda çevresinden büyük destek gören Abul , “Bir kadın, bir anne bir bacı ve teyze olarak hiç kimseden olumsuz bir şey görmedim. Çünkü ben gittiğim yere pozitif enerji veririm. Işık saçarım, orayı aydınlatırım. Bundan olsa gerek, kimseden olumsuz bir şey görmedim. Bu da beni yaptığım işte ziyadesiyle motive ediyor” diyor.

'MADDİ BEKLENTİM YOK'

Yörük kültürüne olan merakının çocuk yaşlarda başladığını ifade eden Abul, “Kadın elinle ne yapıyorsun” diyenlere inat, kendini sürekli geliştiriyor, duygularını şiirlere ve bestelere döküyor. Son bir yılda saz çalmayı da öğrenen Abul , “Amacım saz çalmak, türkü söylemek değil, kültürümüzü gelecek nesillere anlatmak. Bunu kendime misyon edindim. Hiçbir maddi beklentim de yok” ifadelerini kullanıyor. “Ben anamın karnında öğrenmeye başladım” diyen Hatice Abul, sözlerini, “Yörük olduğumuz için bu kültüre çok hakimim. Dedem babam Yörük çadırında büyümüş. Türk gelenek ve göreneklerini çok iyi biliyorum. Ben önceki 9 nesli çok iyi biliyorum. Benim babam da dedem de saz çalarmış. Sanırım ondan çok etkilendim. Merakım biraz da ondan” diye sürdürüyor. Abul, şiire olan tutkusunu, "Şiir, benim yüreğimde damladır. Ben duygu ve gönül şairiyim" sözleriyle anlatıyor.

ÖLÜNCEYE KADAR DEVAM EDECEĞİM

Türk kültüründe ateşin çok önemli bir yere sahip olduğunu, bu yüzden ocakla ilgili çok farklı kelimeler kullanıldığını aktaran Abul, “Ocağın tütesice denir. Bu yüzden ben, ‘Çadırın ateşini yakan kız’ olarak bilinirim. Amacım, ölünceye kadar hiçbir maddi beklenti gözetmeksizin bu kültürü gelecek nesillere aktarmak. Çünkü yeni nesiller Türk kültürünü pek bilmiyor. O yüzden Türk gelenek ve göreneklerine bağlıyım, gittiğim, davet edildiğim yerlerde dilimin döndüğünce ya sözlerle ya da türkülerimle anlatırım” diye konuşuyor.

Yörük kültüründe kadının, bir anne, bacı ve teyze olarak çok önemli bir yere sahip olduğunu, o yüzden yaptığı işlerde kadın olarak hiç zorlanmadığını ve herkes tarafından kabul gördüğünü bildiren Halk Şairi Hatice Abul, şöyle devam ediyor:

“Yörüklerde kadınlara hatun denir. O yüzden Yörüklerin kadın ağası yoktur. Hatun vardır. Kadın, Türk geleneğinde önemli bir yere sahiptir. Kadın yürekteki sevgidir. Kadının yapamayacağı iş yoktur. Kadını bir yere bırak, her şeyi yapar. Devleti yönetir, kadın her yeri ve her şeyi korur.”

Atalarından miras kalan yaşam şeklini, adet ve göreneklerini ölünceye kadar devam ettireceğini aktaran 61 yaşındaki Hatice Abul, amacını şu dizelerle dile getiriyor:

“Zerre idim düştüm anam gölüne

Dokuz aydan sonra aldı eline

Kültür elçisiyim böyle biline

Gün gelir göçerim sessiz sedasız”