Hatay'ın merkez Antakya ilçesinde deprem sırasında duvarın yıkılması sonucu üzerine tuğla düşen annesi Hayriye Toprak (58) ile evden çıkmayı başaran Zeynep Tümyürek (38), "Evimiz kullanılamayacak hale geldi. Antakya'yı seviyoruz, dönmek istiyoruz ama dönecek yerimiz yok. Annem tedavi görüyor ama tedavisi bitince nereye gideceğiz, ne yapacağız" dedi.
Kahramanmaraş merkezli ilk depremde Antakya'daki evleri ağır hasar gören Zeynep Tümyürek ile annesi Hayriye Toprak, Isparta'ya geldi. Depremi fark edip, dışarı çıkmaya çalışırken evlerinin duvarının yıkılması sonucu üzerine tuğla düşüp yıkılan Hayriye Toprak'ın tedavisi, Eğirdir Kemik Eklem Hastalıkları Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi'nde devam ediyor. Zeynep Tümyürek de hastanede annesine refakat ediyor.
'EVDEN ÇIKABİLDİĞİMİZE İNANAMIYORUM'
Vücudunun bazı bölgelerindeki ezilmeden dolayı fizik tedavi gören Toprak, "Depremden sonra evden çıkarken yaralandım. Odadan çıkarken kapının önüne düştüm. Evden çıkabildiğimize inanamıyorum. Nasıl çıktığımızı bilmiyoruz. Kalsaydım çıkamazdık. Kafamızı sokacak yer istiyoruz, eşya istemiyorum. Kızımla ve torunumla yaşamak istiyorum" dedi.
'DİZLERİMİZİN ÜZERİNDE ÇIKTIK'
Zeynep Tümyürek ise deprem anı ve sonrasında yaşadıklarını şu sözlerle anlattı:
"Deprem esnasında uyku halindeydik. Aniden sarsıntı oldu, uyandık. Kabus gibiydi. Geçecek sandık ama çok şiddetliydi, hemen geçmedi. Üzerimize tuğlalar düşmeye başladı. Annemle birbirimizi bulmaya çalıştık. Masanın altında saklandık. Kalktık, çıkmaya çalışırken annem düştü. Çıkacağımız koridora duvar düştü. Annemle duvarın üzerinden dizlerimizin üzerinde çıktık. Kapı sıkışmıştı, merdivenler kırılmıştı. Annemle birbirimizi tutarak çıktık. Dışarıda yağmur vardı, hava soğuktu. Mahallede 'yardım edin' diye çığlıklar duyuluyordu. Annemin kanaması olmaya başladı. Yardım istedik. Hastanenin yıkıldığını söylediler. Annemin kanamasını durdurmaya çalıştık. Gün ağarmaya başladı. Komşularımızın arabasında oturduk. Annem baygın hale geldi. Korktum. Arkadaşımızın arabası bozuldu, çalışmadı. Komşumuzun bahçesine gidip, ateş yaktık. Depremin ilk gününü Antakya'da geçirdik, sonrasında tanıdığımızın köydeki evine gittik, ısınıp dinlendik. Yakınlarımızla taksiyle Adana'ya, oradan da Eğirdir'e geldik."
Antakya'ya dönmek istediklerini dile getiren Zeynep Tamyürek, "Annem hastanede tedavi görüyor. Tedavisi bitince nereye gideceğiz. Evimiz kullanılamaz hale geldi. İlk sıkıntımız barınma. Hastaneden çıkınca ne yapacağız. Hastanede bize çok yardımcı oluyorlar" dedi.
TEK İSTEĞİ KIZININ YÜRÜYEBİLMESİ
Aynı hastanede serebral palsi hastası kızı tedavi gören Şahin Kılıç ise depremde Kahramanmaraş'taki evlerinin hasar gördüğünü anlattı. 5 yaşındaki kızı Ecrin'in deprem korkusuyla kötüleştiğini ve tedavisinin devam ettiğini dile getiren Kılıç, şunları söyledi:
"Kızım Ecrin engelli, serebral palsi hastası. Yürüme problemi vardı. Deprem sonrası korkudan dolayı ayaklarında kitlenme ve yürüme problemi fazlalaştı. Deprem bölgesinden Isparta'ya hastaneye sığındık. Kızımın ameliyatını gerçekleştirdiler, ayağı alçıda, durumu çok iyi. Alçıdan çıktıktan sonra yürümeye başlayacağını umuyorum. Evimiz hasar gördü, hasar tespit çalışmaları yapılıyor. Tekrar evimize kavuşacağımızı umut ediyoruz. Hiçbir eksiğimiz yok, yeter ki kızım yürüsün, tek temennimiz o."
KEMAL ERBEN - EĞİRDİR