HAMİDELİ SEYAHATI…( 4 )
AMMÛRİYE ETKİNLİĞİ…
Zeki TARHAN – ANKARA
AMMÛRİYE Panelinin ikinci konuşmacısı, gazeteci-araştırmacı yazar ve Başbakanlık Basın Müşaviri hemşerimiz Ömür ÇELİKDÖNMEZ idi. Sayın ÇELİKDÖNMEZ, Hamit eli seyahatlerimizin tarihî araştırmacılık yönünü, büyük bir titizlikle ele alan ve bilimsellikten şaşmayan bir perspektifte tarihe projektör tutan bir Hamit eli neferiydi…Araştırmalarını, sadece literatür taramalarına bırakmıyor, Ramazan TOPRAKLI’nın yaptığı gibi, alan çalışmalarıyla bu araştırmalarını kuvvetlendiriyor, adeta perçinliyordu…
Sayın ÇELİKDÖNMEZ’i dinliyoruz:
“…Uluborlu’nun eski isimlerinden MORDİYUM ( =MORDİON ), Pers dönemine ilişkin yer adı. Aynı zamanda, bir Persli Komutanın ismi. “Ölüm Yeri”, “Ölüm Şehri” anlamında. İslam Ordularının Bölgeye gelişlerinden sonra, “ MORDİYUM” yer adı, Arapça fonetiğine göre, “AMMÛRİYE” ye dönüşüyor…
Arap kaynaklarında, “AMMÛRİYE” diye geçen yer adı, Bizans kaynaklarında, “AMMURİYON” olarak yer almaktadır. Battal Gazi’nin de, savaşta bulunduğu yerler arasındadır AMMÛRİYE.
***
Bizans ve Sasaniler arasında, Bölgede önemli çatışmalar yaşanmıştır… SELMANİ FARİSÎ, Pers Ordusu ile Bölgeye gelmiştir. Uluborlu’da bulunmuştur. Uluborlu’da, O’nun ismi ile anılan bir Mahalle ve Caminin varlığına, Osmanlı kayıtlarında rastlanılmaktadır…
Uluborlu’daki Baş Rahibin yönlendirmesi ile Arabistan’a gitmek üzere, Uluborlu’dan ayrılmıştır.”
------- 0 -----
HAMİDELİ TOPRAKLARININ TARİHİ VE KÜLRÜREL VARLIKLARININ GÜN YÜZÜNE ÇIKARILMASINDA BAŞ AKTÖR OLAN, HAMİDELİ KAHRAMANI RAMAZAN TOPRAKLI’NIN
KONUŞMASI…
“…Sahabe Selman-ı Pâk Hazretlerinin Isparta’daki şehri AMMÛRİYE Konferansının adı buydu. Ben çalışmalarımda, 847 yılında yazılmış olan Anadolu’nun yollarından Ammûriye – Tarsus, Ammûriye – İznik Yollarını, Coğrafyamıza yerleştirdim…Burada gördüm ki; Bu yol da, KEMER BOĞAZI’ndan geçmekte ve KEMER BOĞAZI’nın o zamanki adı; Îbr-i Mismane olduğunu gördüm. Buradaki “ÎBR”, YENİCE SİVRİSİ’ni, MİSMANE’de KEMER KÖPRÜ’yü ifade etmektedir.
Yine bu yol üzerinde; KEMER BOĞAZI’ndan 20 mil doğudaki Kalenin adı: EL – ELAMEYN. Burası da KÖTÜRNEK yada MADENLİ’dir. ( Ramazan TOPRAKLI’nın doğduğu yer ) Madenli’den 15 mil doğudaki durağın adı ise; RABAZ-I KONYA’dır. Rabaz-ı Konya, bugün için Yalvaç’ın MANARGA veya DEDEÇAM kasabasıdır. Burada geçen KONYA adı, bizim Türk tarihinde önemli bir anahtardır. Çünkü burası; bugünkü Konya’ya 130 km. mesafededir. Halbuki, bugüne kadar Tarih ve Coğrafya camiası,bugünkü Konya’yı aynı yer zannettiği için, işin içinden çıkamamışlardır. Tarihimizde “EĞİRDİR ADALARI” konusu gündeme gelince, adı geçen KONYA ve KONYA TÜRKLERİ, Gelendost-Yalvaç-Karaağaç civarında yaşayan ve buradaki KONYA – DEDEÇAM’daki özdeşleşen Türkler’dir. Bugünkü Konya ile hiçbir ilgisi yoktur.
***
Eğirdir Ada Ahalisinin veya Ada Hıristiyanlarının, kayıklar aracılığı ile ( 1 ) günde gidip-geldikleri, alış – veriş yaptıkları Türkler, DEDEÇAM Civarı (=KONYA ) Türkleridir. Bu Türkler; Gelendost HÜYÜK İSKELESİ’ne kadar hakim vaziyette oldukları için, alış-verişi bu HÜYÜK İSKELESİ’nde yapıyorlar… HÜYÜK İSKELESİ ile EĞİRDİR YEŞİLADA arasındaki mesafe, 17 Km. olup, kayıklarla ( 1 ) günde gidip-gelmektedirler…Ve yine, MİRYOKEFALON sonrasında da,savaş yerinin Konya’ya ( 1 ) gündüzlük mesafede oluşunu da RABAZ- I KONYA ile açıklıyoruz.
Bir de, 1146 SÜT KUYUSU Baskınında da geçen “Konya’nın ilerisi” denen yerde, RABAZ- I KONYA yada DEDEÇAM’dır.Bu anlatımlardan sonra, AMMÛRİYE’nin ULUBORLU olduğu kesinleşmiş vaziyettedir.
Aynı şekilde, Yahudi Kalesi ( ŞUHUT ) ile AMMÛRİYE (=ULUBORLU ) arası mesafe de (57 ) mil olup, bugünkü mesafeleri doğrulamaktadır…
***
ÎBN-İ HORDAZBİH’den ( 254 ) sene sonra yaşamış Endülüs’lü Coğrafyacı EL ÎDRİSİ’nin verdiği mesafeler de,hemen hemen aynıdır. Şu farkla ki; İDRİSİ’ de KEMER BOĞAZI’nın adı: ENDOSBABE (=GELENDOST KAPISI ), EL-ALEMEYN adı, HISNU’L MECLİS olarak geçmektedir ve mesafeler de aynıdır. Hiçbir değişme yoktur.
Sonuç olarak; bu çalışmalarda AMMÛRİYE’nin, bugünkü ULUBORLU, KONYA’nın da MANARGA (=DEDEÇAM ) olduğu kesinleşmiştir.
GELECEK YAZI: KILIÇARSLAN NİŞANI TÖRENİ…