Aşçılık tutkusuna 18 yaşında adım atan Örnek, çeşitli mutfaklarda geçirdiği 4 yılın ardından kısa bir ara vermiş ancak içindeki hevesle tekrar mutfağa döndü.
Çorba dünyasında özel bir yer edinen Ahmet Örnek, aşçılığı sadece bir meslek olarak değil, küçük yaşlardan beri içinde taşıdığı bir heves olarak tanımlıyor. Mesleğin zorlu şartlarına rağmen sorumluluk bilinciyle çalışan genç aşçı, stresin, sevgisizliğin çorba yapımına olumsuz yansıdığını ve bu işin sadece sevgi ve tutkuyla başarılabileceğini belirtti.
ÇORBA DÜNYASINDA ISPARTA
Isparta'da uzun yıllar bu işle uğraşmış Örnek'e sorduğumuzda kentte en çok sevilen çorbanın mercimek çorbası olduğu belirtti. Örnek; "Vatandaş özellikle lokanta usulu değil aksine ev usülü içerisine bazı çeşitleri koyabildiğiniz mercimek çorbasına bayılıyor" şeklinde konuştu.
Lokanta usulü çorbaların yanı sıra ev usulü çorbaları da deneyen aşçı, özellikle sebzelerle zenginleştirilen sebze çorbasına da özel bir ilgi gösteriyor. Çeşitli çorba türlerinde en çok talep görenlerin mercimek, ardından sırasıyla kelle ve tavuk çorbaları olduğunu belirten Ahmet Örnek, her işletmenin kendine özgü çorba standartları olduğunu ve bu standartları korumanın lezzetin anahtarı olduğunun altını çizdi.
ÇORBADA PÜF NOKTA
Ahmet Örnek, çorbaların püf noktaları konusunda bilgi verirken kemik suyu kullanımının önemine vurgu yaptı.."Herşeyde orjinal kullanıcaksınız. İşin kolayına kaçıp hazır bulyonlar kattığınızda lezzeti olmuyor. Müşteri bulyon olup olmadığını çok iyi anlar.
AŞÇLIĞIN CİLVESİ YANMA
Uzun yıllar aşçılık yapmış birinin elinin, kolunun yanmamasına imkan yok diyen Örnek; "Ne kadar dikkatli olursanız olun. Mutlaka eliniz, kolunuz yanar. Bu işin cilvesi budur. Ama yemek yapıyorsunuz çok dikkatli olmanız gerekiyor" dedi.