İslam âlemi olarak, halkımız arasında “üç aylar” diye isimlendirilen, rahmet, bereket ve mağfiret iklimine girmiş bulunuyoruz. Manevi mevsime girişimizin habercisi olan Regâib Kandilini idrak ediyoruz.
Rahmetin, mağfiretin, bereketin ve lütfun bol olduğu üç aylara bir kez daha kavuşmanın mutluluğunu yaşıyoruz.
Regaib Kandili ile başlayan, Kadir Gecesi ile sona eren üç aylar Müslümanlar için manevi bir hasat mevsimidir. Bizleri bu manevi günlere ulaştıran Cenâb-ı Allah’a hamd ü senalar olsun.
Bu mukaddes gece, kendimizi gözden geçirerek, geleceğimizin huzur ve saadeti için en güzel muhasebeyi yapma fırsatıdır.
Rabbimizin sonsuz af ve mağfiretine sığınmak, günahlarımızdan arınmak, gönüllerimizi ferahlatmak, nefis muhasebesi yapmak için bizlere bahşedilen bu müstesna zaman dilimlerini, öze dönüş, manevi diriliş fırsatları olarak görmemiz gerekmektedir.
Regaib Kandilinin bizlere sunduğu düşünme fırsatını kullanarak bir ibadet şuuru içinde toplum olarak birbirimize kenetlenip, birlik ve beraberliğimizi pekiştirmeliyiz.
Bu duygu ve düşüncelerle Regaib Kandili ile üç ayların hemşehrilerime ve İslam Alemine hayırlar getirmesini Yüce Rabbimden niyaz ediyor, Cenâb-ı Hakkın, Recep ve Şaban ayını bizim için mübarek kılmasını ve bizleri Ramazan’a kavuşturmasını diliyorum.