Bunun sürdürülebilir bir durum olmadığını kaydeden Selçuk  ‘Üretimi sürdürülebilir hale getiremezsek üreticimize de tüketicimize de yazık olacaktır. Ülkemizde geçen yıl 3 milyon ton biber üretildi. Üretilen biberin yüzde 52’sini kapya biber, yüzde 30’unu sivri biber, yüzde 13’ünü dolmalık biber ve yüzde 5’ini çarliston biber oluşturdu. Ülkemizin biber üretimi yıllar itibarıyla artmaya devam ediyor. 2010 yılında 1,9 milyon ton olan biber üretimi 2023 yılında yüzde 55 oranında artarak 3 milyon tona çıktı. Fakat üretimde böylesine bir artış yaşanırken tüketimde aynı oranda artış görülmüyor. Ortaya çıkan bu arz fazlalığı ve talebin artmaması biberde üretici fiyatının düşmesine sebep oldu’ dedi.

KARPUZDA TALEP DÜŞÜK

İhraç edilemeyen kabağın iç piyasaya da pazarlanamadığına dikkat çeken Selçuk şunları söyledi. ‘Nakliye maliyetlerinin yüksek olması ve kabakta kar marjının düşük olmasından dolayı tüccarlar kabak alımına yanaşmıyor. Kabak, olgunlaştıktan sonra 1 hafta içinde kesilmediği takdirde özelliğini kaybettiğinden üreticilerimiz kabaklarını hayvanlara yem olarak vermek zorunda kalıyor. Karpuzda arzın yüksek talebin ise düşük seyretmesi fiyatları düşürdü. Diğer taraftan tüketimin yeteri kadar olmaması tüccarın alım yapmak istememesine neden oluyor. Benzer durum kavun fiyatlarında da görülmekte olup kavun fiyatları 6 ila 8 lira, karpuz fiyatları Antalya bölgesinde 4 ila 7 lira arasında seyrediyor. Ancak diğer bölgelerde yukarıda bahsedilen nedenlerden dolayı karpuz fiyatı 3 liraya kadar düştü.

Liderlik Ve Yönetim Becerileri Semineri Düzenlendi Liderlik Ve Yönetim Becerileri Semineri Düzenlendi

MAĞDURİYET ÖNLENMELİ

Salça ihracatına getirilen kısıtlamalar nedeniyle salça fabrikalarıyla sorun yaşayan çiftçilerimizin mağduriyeti, bu sezon yasak kaldırılmış olmasına rağmen devam ediyor. Fabrikalar bir yandan daha az sayıda üreticiyle sözleşme yaparken diğer yandan sözleşme yaptığı üreticilere yüksek fire oranları çıkararak üreticilerimizi mağdur ediyor. Tarım ve Orman Bakanlığı, sözleşmeli üretim için tip sözleşmeler oluşturdu ve sözleşmeli üretimi düzenleyici tedbirler aldı. Ancak fabrikalar, hem alıcının hem de satıcının hakkını gözeten bu sözleşmeleri kullanmaktan kaçınıyor. Bunun yerine kendi hazırlamış oldukları ve kendi lehlerine olan sözleşmeleri üreticiye dayatıyor. Bu durum fabrikalara sözleşmeden cayma fırsatını veriyor. İlgili Bakanlıklar bu konuda gereğini yaparak çiftçi mağduriyetlerini önlemelidir.”

Muhabir: Nadir Öngören