Soma Türkiye’nin yüreğini yakmaya devam ediyor. Tarif edilir, anlatılır bir acı değil yaşananlar. Adını ister ihmal koyun, ister hata, ister teknik arıza. Hiç biri önemli değil. Canlar gitti, evlatlar yetim, kadınlar dul kaldı, yuvalar söndü. İnşiallah suçlular cezasını çeker.
Haberlerde Soma’da şehit olan işçiler arasında Isparta’dan da biri varmış denildiğinde hemen isme baktım ve Osman Sümer yazıyordu.
Yalvaç’lı kardeşim, iyi insan, hayat mücadelesini Soma’da maden ocağında kaybeden insan.
Osman ile Manisa – Kırkağaç’ta askerde tanıştık. Kırkağaç ile Soma komşu ilçeler.
Hiç unutmuyorum; Bir gece saat 02.00. Taburun nöbetçi subayıyım. Devriye attım çay içmek için oturdum, kapı çaldı.
Zayıf, orta boy bir genç geldi. İlk sözü “Komutanım Ispartalıymışsınız” oldu. “Evet” dedim ve beraber çay içerken tanıştık. Yalvaçlı olduğunu anlattı ve ortak bir çok tanıdığımız çıktı.
Alayın kantininde askerlik yapıyordu. Soma’da tanıdıkları, akrabaları olduğu için hafta sonları sık sık Soma’ya gider, sık sık:”Komutanım; Isparta’ya dönmeyeceğim. Soma’ya yerleşeceğim” derdi. İçinde inanılmaz bir Yalvaç sevgisi vardı. Uzun uzun, Yalvaç’ı anlatır, anılarından bahseder, Yalvaç ile yatar – Yalvaç ile kalkardı.
Askerlik bitti Isparta’ya geldi. Hayat ile resmen mücadele etti. Öyle sıkıntılar yaşadı ki kitap olur. İyi niyeti, insanlığı nedeniyle çok şeyler kaybetti.
Olmadı, Isparta’daki yaşam mücadelesini kaybetti, iki çocuğunu ve eşini alarak Soma’ya gitti. Soma’da maden ocağında akrabası olduğunu ve kendisini işe kattığını söyledi.
Her hafta arar, hal – hatır sorardı. 10 gün önce aradığında:“Komutanım iyiyim, huzurluyum ama insanın her gün evden çıkarken, eşinin – çocuklarının yüzünü bir daha görememe korkusu ile hafızasına kazıması, sahte gülücük atması, sessiz- sessiz içinden helalleşmesi, “Allahım madenden çıkamazsam aileme yardımcı ol” diye dua etmesi insanı bitiriyor. Sürekli korku – sürekli aklınızda aileniz oluyor.
Ne yapacağım bilmiyorum” demişti.
Osman’ın bu sözleri kulaklarımda hala çınlıyor. Hayat ile mücadelesini kazanmak için çırpındı ama olmadı. Tam bir düzen tutturdu, zorlukları yendi derken, hayat buna izin vermedi.
Osman kardeşim nur içinde yat, mekanın cennet olsun.
Soma aslında çok önemli. Çünkü, Soma’nın Türkiye’yi yönetenlere, insanımıza, herkese o kadar çok vereceği ders var ki. Evet, alacağımız ders çok ama biz en önemlisini alsak yeter: İnsanın değerini, hayatın önemini.
Haberlerde Soma’da şehit olan işçiler arasında Isparta’dan da biri varmış denildiğinde hemen isme baktım ve Osman Sümer yazıyordu.
Yalvaç’lı kardeşim, iyi insan, hayat mücadelesini Soma’da maden ocağında kaybeden insan.
Osman ile Manisa – Kırkağaç’ta askerde tanıştık. Kırkağaç ile Soma komşu ilçeler.
Hiç unutmuyorum; Bir gece saat 02.00. Taburun nöbetçi subayıyım. Devriye attım çay içmek için oturdum, kapı çaldı.
Zayıf, orta boy bir genç geldi. İlk sözü “Komutanım Ispartalıymışsınız” oldu. “Evet” dedim ve beraber çay içerken tanıştık. Yalvaçlı olduğunu anlattı ve ortak bir çok tanıdığımız çıktı.
Alayın kantininde askerlik yapıyordu. Soma’da tanıdıkları, akrabaları olduğu için hafta sonları sık sık Soma’ya gider, sık sık:”Komutanım; Isparta’ya dönmeyeceğim. Soma’ya yerleşeceğim” derdi. İçinde inanılmaz bir Yalvaç sevgisi vardı. Uzun uzun, Yalvaç’ı anlatır, anılarından bahseder, Yalvaç ile yatar – Yalvaç ile kalkardı.
Askerlik bitti Isparta’ya geldi. Hayat ile resmen mücadele etti. Öyle sıkıntılar yaşadı ki kitap olur. İyi niyeti, insanlığı nedeniyle çok şeyler kaybetti.
Olmadı, Isparta’daki yaşam mücadelesini kaybetti, iki çocuğunu ve eşini alarak Soma’ya gitti. Soma’da maden ocağında akrabası olduğunu ve kendisini işe kattığını söyledi.
Her hafta arar, hal – hatır sorardı. 10 gün önce aradığında:“Komutanım iyiyim, huzurluyum ama insanın her gün evden çıkarken, eşinin – çocuklarının yüzünü bir daha görememe korkusu ile hafızasına kazıması, sahte gülücük atması, sessiz- sessiz içinden helalleşmesi, “Allahım madenden çıkamazsam aileme yardımcı ol” diye dua etmesi insanı bitiriyor. Sürekli korku – sürekli aklınızda aileniz oluyor.
Ne yapacağım bilmiyorum” demişti.
Osman’ın bu sözleri kulaklarımda hala çınlıyor. Hayat ile mücadelesini kazanmak için çırpındı ama olmadı. Tam bir düzen tutturdu, zorlukları yendi derken, hayat buna izin vermedi.
Osman kardeşim nur içinde yat, mekanın cennet olsun.
Soma aslında çok önemli. Çünkü, Soma’nın Türkiye’yi yönetenlere, insanımıza, herkese o kadar çok vereceği ders var ki. Evet, alacağımız ders çok ama biz en önemlisini alsak yeter: İnsanın değerini, hayatın önemini.