Her meslekte işinde lakayt olanı görebiliriz.

Her meslekte yanlış yapana rastlayabiliriz.

Her meslekte yetersiz, bilgisiz, beceriksiz, görgüsüz, geçimsiz, mesaisine uymayan, aldığı maaşını hak etmeyenleri duyabiliriz.

Ancak her meslekte olsa da yukarıda saydığımız arızalı tipleri doktorluk mesleğine hiç yakıştıramayız.

Saf ve temizliği simgeleyen beyaz önlükler doktorlarla boşuna özdeşlememiş…

İstisnalar yok mu?

Var tabi.

Hemen örnek verelim, zira bizzat kendim yaşadım…

Belimdeki şiddetli ağrı dayanılmaz hal alınca Isparta Şehir Hastanesi’ne giderek Beyin Cerrahi Uzmanı Dr. Vehbi Yörüker’e muayene oldum ve bir hafta boyunca Sayın Yörüker’in gözetiminde hastanede yattım.

Bu arada, Vehbi Hoca’nın sadece mesleği değil insani yönü de harika.

Tatlı dilli, güler yüzlü…

Hastalara pozitif enerji dağıtan bir hekim...

Bir haftalık tedavi sürecimizde gösterdiği ilgi-alaka nedeniyle kendisine bir kez daha teşekkür ediyoruz. Rabbim, mesleğinin hakkını veren, topluma yararlı doktorlarımızın sayısını arttırsın…

Ayrıca, Şehir Hastanesi’nin hemen hemen her yönüyle çok iyi olduğunu vurgulayalım. Birkaç yıl önce eleştirdiğim bir yazı kaleme almıştım. Demek ki yeri geldiğinde takdir etmeyi de esirgemiyormuşuz.

UZAKTAN KUMANDA İLE MUAYENE Mİ OLUR?

Gelelim bu güzellikleri gölgeleyen istisna duruma…

Beyin Cerrahi Servisi’nde yatarken Üroloji hekimine muayene olma talebinde bulundum. Servis sekreteri nöbetçi hekimi aradı. Gidip muayene olmayı beklerken söz konusu doktorun beni ultrasona yönlendirdiğini öğrendim.   

Herhalde ultrasondan sonra çağırır” diye düşünürken bir de baktım sekreter bir hap getirip verdi, ilacı kullandıktan bir ay sonra doktora görünmemi söyledi, o kadar…

Şimdi, bu davranış görevi ihmal değilse, nedir?

Uzaktan kumanda ile muayene mi olur?

Hastayı görmeyen, şikâyetlerini dinlemeyen, muayene etmeyen bir hekim lakayt hareket etmiş midir sizce de?

Aldığı maaşı helal mi?

Bir taraftan “aman erken teşhis çok önemli, sağlığınızı ihmal etmeyin, hasta olmayı beklemeden belirli aralıklarla mutlaka kontrole gidin” diye uyarılar gerçekleştirilirken bu tarafta, adı bende saklı hekimin yaptığına bakın…

Nitekim farklı bir doktora; Opr. Dr. Mustafa Kaan Kocaoluk’a gittiğimde, yeniden ultrason, kan tahlili ve test sonucunda başka bir sorunumun ortaya çıktığını öğrendim.

Ne olacak şimdi?

Söz konusun doktorun yaptığı ihmal yanına kâr mı kalmalı?

PERFORMANS DEĞERLENDİRMESİ YENİDEN DÜZENLENMELİ

Buradan Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca’ya sesleniyorum; gecesini, gündüzüne katan, mesaisinin her dakikasını hastalarına ayırarak aldığı ücreti hak eden doktorla, yukarıda örneğini verdiğim; görevini ihmal eden doktoru aynı kefeye koymayınız

Performans dediğiniz sistemde maalesef iki doktor profili de aynı kefede yer alıyor.

Performans değerlendirmesi sadece hasta muayene sayısıyla ölçülmemeli; Hastanın memnuniyeti, doktorun çabası, istekli, teşhis ve tedavisinde nokta atışı yaparak işinde başarılı olması da kıstas alınmalı.

Hastasını görmeyen, dinlemeyen, muayene etme gereği bile duymayan yazımıza konu doktoru, hastasını adeta bir misafir gibi ağırlayıp değer veren, ilgilenen Opr. Dr. Mustafa Kaan Kocaoluk’la bir tutmak, görevini layıkıyla yapan doktorlara haksızlık olur.

Dolayısıyla performans değerlendirmesi yeniden düzenlenmeli…

Özetle; biz mesleğimizin gereğini yapıp konuyu gündeme getirdik. Sıra; Isparta Şehir Hastanesi’nin yetkililerinde. Bakalım merak edip o doktorun kim olduğunu sorarak makamlarının hakkını mı verecekler, yoksa lakayt davranıp “biz performansımıza bakarız” deyip görevi ihmal vebaline ortak mı olacaklar…