Yeşil renklerin yerini başka renklerin almaya başladığı, yaprakların bir bir dalından kopup düştüğü zaman dilimi olmaktan öte duyguların dile geldiği, ruhumuzun yeni keşiflere kapı araladığı mevsim. Biraz iç dünyamızı dinleyip onunla baş başa kalabilsek ve etrafımızdaki bu hızlı değişimi onunla mütalaa edebilsek, geçen bunca mevsimlerde neleri kaçırdığımıza hayıflanacağız belki de.
Sarının bütün tonlarındaki bir dönüşümün içinde renkler kızıl alev rengine doğru akarken hafiften hüzün veren bir duygu sarar içimizi. Akıp giden zamanda yol alırız. Düşen her yaprak aslında geçen bir mevsimi, geride kalan bir yılı anımsatır bize. İçimizdeki hüznün esas nedeni budur işte. Bir yaprak düşer, o yaprakla da bir mevsim düşmüştür. Bir yaprak düşer bir yıl geriye düşmüştür. Geri dönülmeyecek bir şekilde mevsimler akıp gitmiştir. Geriye hüzün bırakmıştır.
Yaprak döken ağaçların renk seremonileri bizi eşsiz duygu sağanağına bırakırken yağmurlar düşmeye başlar, düşen yapraklara eşlik ederek. Gökyüzü de hüzünleniyordur belki düşen yapraklara, kim bilir...
Duyguların en yoğun yaşandığı mevsimdir bu nedenle sonbahar. İlkbaharın aksine duygular daha yoğun daha derin daha güçlüdür sonbahar da. Etrafımızdaki hızlı renk geçişi bir anda yoğun bir duygu sağanağına bırakır bizi ve hüzünlendirir hepimizi. Belki de yaprakların düşmesi, tüm canlıların kabuğuna çekilmesi ve güneşi daha az görüyor olmamız bize ebedi aleme göçü hatırlatıyordur da ondandır içimizdeki hüzün. Bir dost gibi bizi her sabah gülümseyerek karşılayan ağaçların yaprağına düşen hüzün kırıntıları bizi de etkiliyordur kim bilir...
Yine de güzeldir sonbahar. Tüm renkleri içinde barındırır çünkü. Baharın rengarenk çiçeklerinin yerini sarıdan kırmızıya doğru akan renk cümbüşü alır. Sarının tüm tonlarındaki kavak ağaçları yağlı boya tablosu gibi kusursuz bir güzellik sunar. Kırmızının en koyu halinde hazandalı muhteşem manzarada en can alıcı renk tonudur aslında. Havaların soğumasına rağmen alev tonundaki renkler bizi hüzünlendirse de içimizi ısıtır. Bize hissettirmez kısalan ve soğuyan günleri. Bir bakarız kış kapımıza dayanmıştır. Tüm bu güzelliklerin içinde zamanın nasıl geçtiğini anlayamayız bile. Çünkü hazan mevsimi hüzünlü bir güzellik yaşatmıştır ve bizi kış soğuğunun kapısına bırakmıştır.
Sarının bütün tonlarındaki bir dönüşümün içinde renkler kızıl alev rengine doğru akarken hafiften hüzün veren bir duygu sarar içimizi. Akıp giden zamanda yol alırız. Düşen her yaprak aslında geçen bir mevsimi, geride kalan bir yılı anımsatır bize. İçimizdeki hüznün esas nedeni budur işte. Bir yaprak düşer, o yaprakla da bir mevsim düşmüştür. Bir yaprak düşer bir yıl geriye düşmüştür. Geri dönülmeyecek bir şekilde mevsimler akıp gitmiştir. Geriye hüzün bırakmıştır.
Yaprak döken ağaçların renk seremonileri bizi eşsiz duygu sağanağına bırakırken yağmurlar düşmeye başlar, düşen yapraklara eşlik ederek. Gökyüzü de hüzünleniyordur belki düşen yapraklara, kim bilir...
Duyguların en yoğun yaşandığı mevsimdir bu nedenle sonbahar. İlkbaharın aksine duygular daha yoğun daha derin daha güçlüdür sonbahar da. Etrafımızdaki hızlı renk geçişi bir anda yoğun bir duygu sağanağına bırakır bizi ve hüzünlendirir hepimizi. Belki de yaprakların düşmesi, tüm canlıların kabuğuna çekilmesi ve güneşi daha az görüyor olmamız bize ebedi aleme göçü hatırlatıyordur da ondandır içimizdeki hüzün. Bir dost gibi bizi her sabah gülümseyerek karşılayan ağaçların yaprağına düşen hüzün kırıntıları bizi de etkiliyordur kim bilir...
Yine de güzeldir sonbahar. Tüm renkleri içinde barındırır çünkü. Baharın rengarenk çiçeklerinin yerini sarıdan kırmızıya doğru akan renk cümbüşü alır. Sarının tüm tonlarındaki kavak ağaçları yağlı boya tablosu gibi kusursuz bir güzellik sunar. Kırmızının en koyu halinde hazandalı muhteşem manzarada en can alıcı renk tonudur aslında. Havaların soğumasına rağmen alev tonundaki renkler bizi hüzünlendirse de içimizi ısıtır. Bize hissettirmez kısalan ve soğuyan günleri. Bir bakarız kış kapımıza dayanmıştır. Tüm bu güzelliklerin içinde zamanın nasıl geçtiğini anlayamayız bile. Çünkü hazan mevsimi hüzünlü bir güzellik yaşatmıştır ve bizi kış soğuğunun kapısına bırakmıştır.